logo

Tüm insanlık için hayırlara vesile olsun…

2025 yılı Ramazan ayı temasını “İyilik Ayı Ramazan” olarak belirlediklerini ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ramazan ayında başta Filistin’de 250 bin kişi olmak üzere, yurt içi ve yurt dışında yaklaşık 2,5 milyon ihtiyaç sahibine yardım ulaştırmayı hedeflediklerini belirtti.

2025 Yılı Ramazan Teması Tanıtım Programı, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla Diyanet İşleri Başkanlığı 15 Temmuz Milli İrade Şehit Ali Alıtkan Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Başkan Erbaş, rahmet, bereket ve mağfiret mevsimi Ramazan ayına kavuşmanın sevinci ve heyecanı içerisinde olduklarını ifade ederek, 28 Şubat Cuma akşamı teravih namazıyla Ramazan’a girileceğini hatırlattı.

“Mescid-i Aksa’yı özgürce ziyaret edelim”

Başkan Erbaş, Ramazan ayına bu sene de Filistin’de yaşanan vahşetin yüreklerde açtığı yaralarla birlikte girildiğine işaret ederek, “İslam dünyası olarak, insanlık olarak mahzun ve kederliyiz. Duamız odur ki 100 yıla yakın süredir devam eden işgal ve katliamlar bir an önce sona ersin. Filistin halkı kendi topraklarında özgürce yaşasın, Mescid-i Aksa’yı özgürce ziyaret edelim. Orada da Müslümanlar ramazan ayında mutlu ve bahtiyar olarak ramazanlarını geçirsinler, ibadetlerini özgürce yapsınlar, duamız budur. Mescid-i Aksa maalesef özgürlüğe hasret. Hele bugünlerde, bu yıllarda, bu aylarda Mescid-i Aksa’nın ne kadar garip olduğunu görmekten dolayı yüreklerimiz yanıyor.” dedi.

“Ramazan ayı nefislerimizi terbiye etmeyi, merhameti kuşanmayı, güzel ahlakla mücehhez bir ömrün idrakine varmayı talim ettiğimiz bir zaman dilimidir.” ifadesini kullanan Başkan Erbaş, “Ramazan ayı bizim için bir eğitimdir. Ramazan günleri bir iyilik eğitimidir, hayır eğitimidir, yardımlaşma eğitimidir,  dayanışma günleridir. Ramazan irademizi sabırla, tevekkülle eğiten bir ruh mektebidir. Gönüllerimizi bencillik ve tamahkarlık hastalığından kurtaran bir şifa mektebidir.” diye konuştu.

“Kur’an okumasını bilmeyenler ramazanı fırsata çevirsin”

Başkan Erbaş, Kur’an-ı Kerim’in ramazan ayında nazil olduğunu anımsatarak, “Onun için Ramazan ayı, Kur’an ayıdır diyoruz. Bu sebeple Kur’an-ı Kerim’i okumasını henüz öğrenememiş olanlar, okuyamayanlar bunu bir fırsata çevirsin, şu ramazan ayında Kur’an okumasını öğrensin, bilenler okusun, okuyanlar hem okusun hem anlamaya çalışsın ve Kur’an’ın muhtevasındaki emirler, nehiyler, ahlak, ibadet konularını daha iyi anlamaya gayret edelim.” ifadelerini kullandı.

Diyanet İşleri Başkanlığının bu yılki ramazan temasını “İyilik Ayı Ramazan” olarak belirlediğini açıklayan Başkan Erbaş, Başkanlık tarafından ramazan ayı boyunca yapılacak programlarda iyilik temasının işleneceğini duyurdu.

Başkan Erbaş, özellikle gençlerin, çocukların ramazan ayının feyzinden hakkıyla istifade edebilmeleri yönünde yoğun bir çaba harcanılması gerektiğini dile getirerek, “Onların maddi ve manevi gelişimleri, kimlik ve kişiliklerini dini değerlerimiz çerçevesinde inşa edebilmeleri için üstün bir gayret ortaya koymamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

“Türkiye genelinde irşat ve vaaz programları, seminerler gerçekleştirilecek”

Diyanet İşleri Başkanlığının ramazan ayına büyük bir heyecan ve samimiyetle hazırlandıklarını aktaran Başkan Erbaş, Ramazan ayında yapılacak olan hizmetlerle ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Vatandaşlarımızın ramazanın manevi atmosferini hissedebilmeleri için detaylı ve titiz bir şekilde çalışıyoruz. Bu doğrultuda ülkemizin her köşesinde iyilik ayı ramazan teması çerçevesinde vaaz ve irşat programları, seminerler, konferanslar gerçekleştireceğiz inşallah. Ramazan ayı boyunca kadınlara, gençlere, çocuklara, engellilere yönelik irşat programları düzenleyeceğiz. Tüm camilerimizde ve Kur’an kurslarımızda mukabeleler okunacak. Bunlara katılamayan vatandaşlarımız ramazan ayı boyunca her gün Diyanet Televizyonumuzda okunacak mukabeleleri takip edebilecek. Resmi kurumlarda çalışmaları sebebiyle camilerde okunan mukabelelere iştirak edemeyen vatandaşlarımız için kurumların uygun göreceği yerlerde mukabele okunması da Başkanlığımız tarafından sağlanacaktır. Müftülüklerimizce uygun görülen camilerimizde tefsirli mukabele programları yapılacak. Yine müftülüklerimizce uygun görülen cami ve mescitlerimizde hatimle teravih namazı kılınacaktır.

‘Alo 190 Dini Soruları Cevaplandırma Hattı’mız, ramazan ayı boyunca haftanın 7 günü 08.00-22.00 saatleri arasında vatandaşlarımızın hizmetinde olacaktır. Vatandaşlarımız ayrıca Din İşleri Yüksek Kurulumuzun mobil fetva uygulamasından internet sitesi veya e devlet üzerinden her türlü dini sorularını yazılı veya görüntülü bir şekilde sorabilecektir. Başkanlığımız tarafından hazırlanan ‘İyilik ayı Ramazan’ temalı kitap, dergi ve diğer basılı görsel ve sesli materyallerin bulunduğu Ramazan ayına özel web sitemiz ‘[email protected]’ milletimizin hizmetinde olacaktır.“

Başkan Erbaş, yerel ve ulusal medyada zaman zaman dini konuların gelişigüzel gündeme taşındığını, ibadetlerin tartışma konusu yapıldığını ve milletimizin hassasiyetlerinin suistimal edildiğine dikkati çekerek, “Müslüman şahsiyetiyle asla bağdaşmayan bu tür tavır ve davranışların, yönelişlerin büyük bir vebal olduğunun altını çizmek isterim. Bu aynı zamanda inancını ve değerlerini her şeyin üstünde tutan milletimiz için yapılabilecek en büyük kötülüktür. Dolayısıyla gerek medyada, gerekse dijital mecralarda program yapan herkesin bu hususta son derece dikkatli olması önem arz etmektedir.” dedi.

“Ramazanda 250 bin Filistinli kardeşimize yardım ulaştıracağız”

Türkiye Diyanet Vakfı’nın (TDV) ramazan ayı boyunca yurt içi ve yurt dışında geniş kapsamlı yardım faaliyetleri yürüteceğini belirten Başkan Erbaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Yurt içinde ve yurt dışında yaklaşık 2 milyon 500 bin ihtiyaç sahibine gıda paketi, alışveriş yardım kartı ve bayramlık kıyafet desteği şeklinde toplamda 450 milyon liralık yardım yapılacaktır. Deprem bölgesinde kurulacak 6 iyilik sofrası ile 135 bin vatandaşımıza iftar sofraları kurulacaktır. Gazze’de insani yardımlarını aralıksız sürdüren TDV’miz 7 Ekim 2023’ten bu yana bölgeye toplam 603 tır insani yardım ulaştırmıştır. Ramazan ayında bu sayıya 50 tırın daha eklenmesi planlanmıştır. Ayrıca iftar, sahur ve sıcak yemek dağıtımlarıyla 250 bin Filistinli kardeşimize yardım ulaştırılması hedeflenmiştir. Vakfımız Filistinli kardeşlerimizin yaralarını sarmak ve destek olmak amacıyla faaliyetlerine kararlılıkla devam edecek, ateşkesin kalıcı olması durumunda bölgedeki okul ve camilerin onarımı için de imar ve inşa çalışmaları yürütecektir inşallah.

Bu yardımların yanı sıra Diyanet İşleri Başkanlığı ve TDV iş birliğinde yürütülen ‘Hediyem Kur’an Olsun’ projesi kapsamında 9 dilde basımı yapılan 73 bin Kur’an-ı Kerim 19 ülkede hayatları boyunca Kur’an-ı Kerim’i mushaf olarak görmemiş mümin kardeşlerimize ulaştırılacaktır. Vakfımızca bugüne kadar 40 ülkede açtığı 1356 su kuyusu ve vakıf çeşmesiyle 11 milyonun üzerinde insana temiz su ulaştırmıştır. Ramazan ayı içerisinde 10 ülkede 400 bine yakın kişinin faydalanması beklenen 48 adet su kuyusu ve vakıf çeşmesinin açılışı da gerçekleştirilecektir inşallah.”

Başkan Erbaş, TDV kanalıyla ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırmak isteyen hayırseverlerin, ramazan ayı boyunca zekat, fitre, fidye, alışveriş kartı, gıda paketi, bayramlık kıyafet, iftarlık kumanya gibi bağışlarını “www.tdv.org” ve “bagis.tdv.org” adreslerinden yapabileceği gibi il ve ilçe müftülükleri, TDV şubeleri aracılığıyla da yapabileceğini söyledi.

Bağışçıların tüm GSM operatörlerine bağlı faturalı ve faturasız hatlardan SMS göndererek fitre ve fidye bağışında bulunabileceklerini bildiren Başkan Erbaş, bir SMS ücretinin, bir fitre veya fidye bedeli olan 180 lira olduğunu belirtti.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ramazan ayının temasını duyurdu: “İyilik Ayı Ramazan”

Bu gece, Yüce Rabbimizin sonsuz merhametinin, af ve mağfiretinin yeryüzüne tecelli ettiği Berat gecesini idrak edeceğiz. Bizleri bu mübarek geceye bir kez daha kavuşturan Yüce Allah’a hamd ü senalar olsun.

Allah’ın bahşettiği kıymetli zaman dilimlerinden biri olan Berat Gecesi, iman ve samimiyetle Allah’a yönelen müminler için bir kurtuluş müjdesidir. Zira bu gece, ömür sermayesinin her an tükenmekte olduğu bilinciyle geçmişin muhasebesini yaparak hayatımızdaki tüm olumsuzlukları terk etme, ruhumuzu tövbe ve duayla arındırarak vahyin ve sünnetin rehberliğinde bir gelecek planlama fırsatı sunmaktadır. Niyet ve düşünceleri ifsat eden, varlığın anlam ve amacını unutturan ve Allah’ın rızasından uzaklaştıran her türlü söz, tutum ve davranıştan arınma ve nihayetinde Cenab-ı Hakk’ın af ve mağfiretine mazhar olma imkanı vermektedir.

Berat Gecesi, tövbe ve istiğfarda bulunmak, günahlardan arınmak ve yeni bir başlangıç yapmak için son derece değerli bir fırsattır. Cenab-ı Hakk, Kur’an-ı Kerim’de “Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden umudunuzu kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edendir” fermanıyla hiçbir ayrım yapmaksızın tüm müminleri tövbeye davet etmektedir. Kalbini ve ruhunu kötülüklerden ve günahlardan arındırarak iman ve istikamet üzere bir hayat yaşayanları dünyada huzur, ahirette ebedi kurtuluş ile müjdelemektedir. Bu sebeple idrak ettiğimiz bu mübarek gecede, ellerimizi ve gönüllerimizi yüce Rabbimizin engin merhametine açıp “Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum, rahmetini ve mağfiretini istiyorum” niyazıyla O’na halimizi arz ederek müjdesine nail olmaya çalışmalıyız. Hata ve günahlarımızdan arınarak ömrümüzün kalan kısmını Allah’a iman, itaat ve teslimiyetle geçirmenin kararlılığını kuşanmalıyız.

Bu duygu ve düşüncelerle başta aziz milletimiz olmak üzere, tüm İslam aleminin Berat Gecesini tebrik ediyorum. Dua, ibadet ve itaatle ihya edeceğimiz bu gecenin, manevi hayatımızın ihmaliyle daralan kalplere ve iyimserliği azalan gönüllere şifaya vesile olmasını diliyor; bizleri günah ve kötülüklerden arınmış bir şekilde Ramazan ayına kavuşturmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Prof. Dr. Ali ERBAŞ Diyanet İşleri Başkanı

Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin (s.a.s.), Mescid-i Haram’dan çevresi mübarek kılınan Mescid-i Aksa’ya, oradan da semaya yükseldiği Miraç Gecesi’nin seneidevriyesini idrak ediyoruz. Bu kutlu gecenin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını Yüce Mevla’dan niyaz ediyorum.

Miraç, Peygamber Efendimizin (s.a.s.), Allah’ın sonsuz ayet ve kudretini müşahede etmek için yüksek huzuruna vardığı manevi bir yolculuktur. Bu kutlu yolculuk, risaletin Mekke döneminde, Allah Resulü (s.a.s.) ve Müslümanlar için hayatın her geçen gün daha da zorlaştığı bir zamanda gerçekleşmiştir. Miraç hadisesi, sıkıntı ve hüznün doruğa ulaştığı günlerde Hz. Peygamberi (s.a.s.) teskin etmekle birlikte Allah’ın müminlere inayetinin ve merhametinin bir tecellisi, tesellisi ve bir inşirah vesilesi olmuştur. Bu mucizevi yükselişi Kur’an-ı Kerim bizlere “Bir gece, kendisine bazı ayetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir.” (İsra, 17/1) ayetiyle anlatmaktadır.

Peygamber Efendimizin (s.a.s.) şahsında gerçekleşen miraç, barındırdığı hikmetlerle bizlere manevi yükselişin ve yücelişin imkan ve yollarını gösteren hikmetler barındırmaktadır. Bir yandan Müslümanları Hz. Peygambere (s.a.s.) kayıtsız şartsız uymaya ve müminlerin miracı olan namaza davet eden miraç, diğer yandan bütün insanları Allah’ın birliği ve kudreti ekseninde hakikat ufkuna görkemli bir şahitliğe çağırmaktadır. Ayrıca miraç, müminlere mesuliyetleri ile ilgili ihtarlarda bulunmakta, peygamberlerin emaneti ve İslam medeniyetinin ebedi mirası olan Kudüs’ü hatırlatmakta, onun hürriyetine dair müminlerin omuzlarına önemli sorumluluklar yüklemektedir.

Bu itibarla bugün bizlere düşen, öncelikle nefsimizi her türlü kötülükten arındırarak hayatımızı İslam’ın hikmet ve güzellikleriyle tezyin etmek, Rabbimizi tespih ve imanımızı tahkim etmek, Peygamber Efendimize (s.a.s.) sadakatimizi teyit etmektir. Yüce Rabbimizin rızasını her işimizin gayesi, Kur’an-ı Kerim’i ve Peygamber Efendimizin (s.a.s.) sünnetini hayatımızın yegane rehberi kılmaktır. Bu geceyi fırsat bilerek namazla aramızdaki muhabbeti kuvvetlendirmek ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere Kudüs ve tüm mazlum beldelerin kurtuluşu için çalışmaya yönelmek, bu uğurda gayret etmektir. İnanıyorum ki bu gece Müslümanların felahı, insanlığın huzuru ve tüm dünyanın iyiliği için yapılacak dualar, Cenab-ı Mevla’nın rahmet ve inayetini celbedecek, bir inşiraha vesile olacaktır.

Miraç Gecesi’nin, zihinlerimize berraklık, kalplerimize ferahlık ve hayatımıza huzur getirmesini Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum. Kısa süre önce yaşadığımız yangın felaketinde vefat eden kardeşlerimize rahmet ve mağfiret, yaralılarımıza şifa ve sabır diliyorum. Cenab-ı Hak, ülkemizi, milletimizi, alem-i İslam’ı ve tüm insanlığı her türlü afet, musibet ve kötülüklerden muhafaza eylesin.

Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin Miraç Gecesi’ni tebrik ediyorum.

Prof. Dr. Ali ERBAŞ Diyanet İşleri Başkanı

Diyanet İşleri Başkanlığı

16 – 19 HAZİRAN 2024

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kurban Bayramı mesajında milletimizin ve tüm İslam aleminin bayramını tebrik ederek, “Bayramlar, aynı inancın mensuplarını bir araya getiren müşterek sevinç günleridir.” ifadesini kullandı.

Yüce Allah’ın biz kullarına armağan ettiği eşsiz zaman dilimlerinden biri olan Kurban Bayramı’na kavuşmanın sevinç ve heyecanı içindeyiz. Bizleri bir kez daha bu özel zamana eriştiren Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun.

Bayramlar, aynı inancın mensuplarını bir araya getiren müşterek sevinç günleridir. Ümmet bilincini tazeleyen, ibadet zevkini derunileştiren, kardeşlik ruhunu güçlendiren vahdet günleridir. Muhabbet ve uhuvvetin kol kola girip hane hane, sokak sokak, şehir şehir, diyar diyar dolaştığı bu günler, zenginle fakiri bir araya getiren, büyükle küçüğü kucaklaştıran, düşmanlıkları dostluğa dönüştüren mübarek vakitlerdir. Sevdiklerimizle aynı sofrada buluştuğumuz, aynı mabette divana durduğumuz, aynı duygularla coştuğumuz vuslat anlarıdır. En güzel duyguların hayatı kuşattığı bu günlerde müminler, Allah’a yakınlaşmanın önündeki engelleri kaldırma, iyilik ve güzellikleri çoğaltma azmiyle etraflarına ışık saçarlar. Acısı olanın acısını, yükü olanın yükünü, derdi olanın derdini hafifletme; gönülden gönüle köprüler kurma, sevinme kadar sevindirmenin gayreti içinde olurlar. Zira bayramlar, dilleri, renkleri, ırkları ve coğrafyaları farklı ama kıbleleri, idealleri, hedefleri ve duaları bir olan Müslümanları kardeşliğe, dayanışmaya, yardımlaşmaya ve paylaşmaya davet eder. Kurban Bayramı ise müminlerde teslimiyet, tevhit ve vahdet ekseninde güçlü bir bilinç ve büyük bir heyecan oluşturur. Nitekim kurban ibadetinin, bize sevdiğimiz şeyleri Allah yolunda feda edebilme iradesi kazandıran; bizi iyiliğe, hayra ve takvaya ulaştıran; kendimize, Rabbimize ve kardeşlerimize yakınlaştıran bir yönü vardır.

Unutulmamalıdır ki bayramlar, ancak bütün Müslümanlar için sevinç günü olduğunda ve sevinçler hep beraber yaşandığında gerçek anlamını bulacaktır. O zaman hüzünler azalacak ve gönüller sürur içinde muhabbetle dolacaktır. Bugün maalesef gönül coğrafyamızın pek çok yerinde kardeşlerimiz zulüm, haksızlık ve katliamların gölgesinde bir bayram geçiriyor. Gazze ve Kudüs’te yaşanan tarihin en büyük insanlık dramı, yüreklerimizi dağlıyor. Hiçbir değer tanımayan, hiçbir bir inanca saygısı olmayan azgın bir azınlık tarafından Filistin topraklarında aylardır soykırım yapılıyor. Ahlakı, vicdanı ve uluslararası hukuku hiçe sayan gözü dönmüş siyonistler; kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden mazlumları hunharca katlediyor. Böyle bir vasatta Müslümanlar olarak bizlere düşen, bu örgütlü kötülük karşısında yılmadan, yorulmadan direnmek, mücadele etmektir. Maddi ve manevi yardımlarımızla kardeşlerimize destek olmak, Kudüs ve Gazze özgür oluncaya kadar azim ve sabırla çalışmaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, aziz milletimizin ve tüm İslam aleminin Kurban Bayramı’nı tebrik ediyor; bu bayramın insanlığın barış, güven ve huzuruna vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.

Prof. Dr. Ali ERBAŞ / Diyanet İşleri Başkanı

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, yayınladığı Ramazan Bayramı mesajında milletimizin ve tüm İslam âleminin bayramını tebrik ederek, “Bu bayram, imanları, gönülleri ve duaları bir milyonlarca Müslüman kardeşimizle aynı hissiyatı ve sevinci yaşamamıza vesile olmalıdır. Bayramlar, hep beraber sevince dönüşürse hakiki manada bayram olur” dedi.

Gelişiyle bizlere rahmet, bereket ve huzuru yaşatan, zihin ve gönül dünyamızı, bağışlanma, arınma ve takva ile süsleyen Ramazan ayının ardından, barış, kardeşlik ve muhabbet iklimi Ramazan Bayramı’na girmiş bulunuyoruz.

Biliyoruz ki bayramlar, bizleri fıtratımızla buluşturan, hayatın sekinet ve huzura dönüştüğü, sevgi ve kardeşlik bağlarımızı güçlendiren birlik, beraberlik, paylaşma, dayanışma günleridir. Fakat maalesef bugün acı, hüzün ve gözyaşının kuşattığı dünyamızda, iman ve İslam kardeşliğimizin en önemli tezahürlerinden olan bayramlarımız, bayram gibi idrak edilememektedir. Dolayısıyla bu bayram; dil, ırk, renk, kültür, ülke ve coğrafyaları farklı; imanları, gönülleri ve duaları bir milyonlarca Müslüman kardeşimizle aynı hissiyatı ve sevinci yaşamamıza vesile olmalıdır. Zira bayramlar, hep beraber sevince dönüşürse hakiki manada bayram olur. Bunun için bayramın neşesini çoğaltmalı ve her yere taşımalıyız.

Bu itibarla, öncelikle anne-babalarımızı, aile büyüklerimizi, akraba ve komşularımızı bayramda ziyaret ederek onlarla kurduğumuz gönül köprülerimizi güçlendirelim. Rahmet-i Rahmana tevdi ettiğimiz geçmişlerimizi de rahmetle yâd edip onlara hayır duada bulunalım.

Özellikle bu günlerde, bayram yapamayanların bayramı olmaya çalışalım. Sevgi ve merhamete muhtaç; yetim, öksüz, garip ve kimsesizlerin kimsesi olup onları sevindirelim. Hapishanelerdeki mahkûmlara, hastanelerdeki hastalara ve ulaşabileceğimiz her noktaya bayram sevincini taşıyalım. Kardeşlerimiz arasındaki kırgınlıkları ve küslükleri bertaraf edelim. Çocuklarımızı da bayramın coşkusuyla buluşturarak onların zihinlerindeki kalıcı hatıralara katkıda bulunalım. Fakat en önemlisi, İslam’ın düşünce, tutum ve eylemlerimizi çevreleyen bir bütün olduğunu aklımızdan çıkarmadan, Ramazan’da elde ettiğimiz kazanımları ve güzellikleri Ramazan sonrasına da taşıyarak bu konudaki istikrarımızı koruyalım.

Bu duygu ve düşüncelerle, Ramazan Bayramı’nın İslami bilincimizin ve kardeşliğimizin daha da güçlenmesine, insanlığın hidayet ve barışına vesile olması temennisiyle, sağlık ve huzur içinde nice bayramlara erişmemizi Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Prof. Dr. Ali ERBAŞ / Diyanet İşleri Başkanı

Shpend Limani & Metina Mustafa – Kthehu Edhe Ti [Official Video] HD

Ruvejda Limani & Shpend Limani – Të dua All-llah [Official video HD]

Comments are closed.