logo

Çiçeklerin açtığı yerde umutlar da canlanır.

Bonsai ağacı son dönemde en çok beğenilen ağaçlardan biri haline geldi. Bonsai ağacı hem evde hem de ofiste muhteşem görünümüyle dikkat çekiyor. Peki bonsai ağacı nasıl yetiştirilir, bonsai ağacı bakımı nasıl yapılır?

Bonsai Çin’de başlayıp Japonya’ya ardından bütün dünyaya yayılan bir bitki geliştirme sanatı haline gelmiştir. Bonsai, bodur ağaç görünümüyle bulunduğu her ortama dekoratif bir hava ve görünüm katar. Bonsai, ayrıca ufak tefek ve değişik bir görünümde olduğu için birçok meraklısı bulunuyor. Bonsai ağacının kökenleri ise bilinenin aksine Japonya’ya değil Çin’e dayanıyor. Türkçeye çevirdiğimiz zaman saksıda ağaç anlamına gelen bonsai kelimesi de bu eşsiz bitki anlamlarını içeriyor. Bitki yetiştirmek bilgi ve dikkat isteyen bir iştir. Yetiştirmeye karar verdiğiniz bitki bonsai ise çok daha dikkatli olmanız gerekiyor. İlk olarak bilinmesi gereken detaylardan biri bonsai siparişi vererek belirli bir yaşa gelmiş olan bodur ağaç alabilirsiniz. Ayrıca bonsai ağacını tohum şeklinde de yetiştirebilirsiniz.

Bonsai ağacını sulama kısmı çok önemlidir. Küçük bonsai ağacını ne çok ne de az sulamamak gerekiyor.

Su miktarını toprağa göre belirleyin. Toprağına dokunarak kuruyup kurumadığını anlayabilirsiniz. Sıcak havalarda gün aşırı, kış aylarında 3 güne bir sulama yapmanız tavsiye edilir.

Yaz aylarında sulama yaparken; bitkinizi yerleştirdiğiniz tabakta biraz su bırakın, böylece bitkini ihtiyacı olan kadarını toprağı ile çekebilecektir. Toprağın her yerinin nemli olması gerekiyor. Bonsai bitkinizi üşütmeyin. 12- 13 dereceden daha soğuk ortamlar bonsai bitkisi yaşaması zordur.

Bol miktarda doğrudan güneş ışığı alıyorsa bonsai’nizin günlük sulamaya ihtiyacı olabilir. Sulamaya ihtiyacı olup olmadığını kontrol etmek için toprağı hissedin – kuru toprağın sulanması gerekir. Bonsai’nizin iyi drenajı olan bir saksıda koyulduğundan emin olun. Bonsai’nizi suladığınızda, drenaj deliklerinden su sızıncaya kadar toprağı ıslatın.

Bir bonsai’ye nasıl bakılacağını bilmek, birçok farklı bonsai ağacı türü olduğu ve hepsinin farklı ihtiyaçları olduğu gerçeğiyle karmaşıktır. Toprağın yeterli besin maddesine sahip olmasını sağlamak için düzenli olarak gübrelemeniz gerekir. Dengeli seviyelerde nitrojen, fosfor ve potasyum içeren bir gübre kullanın. Kötü durumda olan veya son bir ay içinde saksı değişimi yapılmış bir bonsai’yi asla gübrelemeyin.

Bir bonsai, normal büyüklükte bir ağaçtan ziyade küçük bir ağaç olması gerektiğini bilmez, bu yüzden doğal olarak yukarı ve dışa doğru büyümeye çalışır. Hedeflediğiniz şekle ters düşen dalları kesin. Bonsai’nizin dış kenarlarına özellikle dikkat edin. Ölü veya kırık dalları budayın ve topraktaki ölü yaprakları veya yabani otları temizleyin. Diğer dallarda büyüyen ve onlara sürtünen dallar, yalnız bırakıldıklarında sorunlara neden olabilir, bu yüzden de kaldırılmaları gerekir. Büyük bir budama yaptıysanız bonsainize daha sonra sulama yapın.

Dibine ekleyin… Çiçekleri canlandıracak.. Küsen çiçeği yeniden coşturacak

Çiçek uzmanları bile bu sırrı çoğu zaman paylaşmıyor. Peki evdeki salon bitkilerinin dibine neden süt dökülmelidir?

SÜT– Evdeki çiçeklerinizin dibine dökün ve sonucu görün! 1 haftada etkisini gösteriyor – Bitkilerin dibine süt dökmenin birkaç faydası vardır. Süt, bitkiler için doğal bir gübre kaynağıdır ve bitkilerin büyümesine yardımcı olabilir. Ayrıca, sütün içeriğindeki bazı bileşenler, bitkilerin sağlığına faydalı olabilir.

Sütün bitkilere faydaları şunlardır:

1. Gübreleme: Süt, bitkilerin büyümesine yardımcı olan doğal bir gübre kaynağıdır. İçeriğindeki proteinler, yağlar ve mineraller, bitkilerin ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayabilir.

2. Mantar önleyici: Süt, bitkileri mantarlardan koruyabilecek bazı bileşenler içerir. Bu bileşenler, bitkilerin yapraklarındaki mantar enfeksiyonlarını önleyebilir.

3. Zararlı böcekleri uzaklaştırma: Bazı araştırmalar, sütün, bitkileri zararlı böceklerden koruyabileceğini göstermiştir. Sütün içeriğindeki bazı bileşenler, böcekleri uzaklaştırabilir veya öldürebilir.

4. pH dengesi: Süt, bitkilerin toprağındaki pH dengesini düzenleyebilir. Toprağın pH dengesi, bitkilerin büyümesi için önemlidir ve sütün içeriğindeki bazı bileşenler, toprağın pH dengesini düzenleyebilir.

Süt, bitkiler için faydalı bir gübre kaynağı olmasına rağmen, sütün bitki yapraklarına dökülmesi tavsiye edilmez. Süt, yapraklarda mantar enfeksiyonlarına neden olabilir ve bitkilerin yapraklarına zarar verebilir. Bu nedenle, sütü bitkilerin dibine dökmek daha sağlıklı bir seçenektir.

ÇİÇEKLERİ CANLANDIRMA YOLLARI NELERDİR?

Çiçekler, evlerimizi güzelleştiren ve doğanın bize sunduğu harika bir hediyedir. Ancak, bazen çiçeklerimiz solgun ve cansız görünebilir. Şimdi sizlerle paylaşacağımız 5 yöntem sayesinde çiçeklerinizi canlandırabilir ve daha uzun süre taze kalmalarını sağlayabilirsiniz.

1. Su düzenli olarak değiştirin: Çiçeklerinizi canlandırmak için, suyunu düzenli olarak değiştirmeniz önemlidir. Kirli su, çiçeklerin ölmesine neden olabilir. Su değişimini haftada en az bir kez yapmanız önerilir.

2. Çiçeklere uygun sıcaklıkta tutun: Çiçeklerinizi canlı tutmak için, onları uygun sıcaklıkta tutmanız gerekir. Her çiçeğin farklı bir sıcaklık aralığı vardır. Çoğu çiçek, 18-22 derece arasında bir sıcaklıkta tutulmalıdır.

3. Güneş ışığına maruz bırakın: Çiçekler, doğal güneş ışığına ihtiyaç duyarlar. Çiçeklerinizi güneş ışığına maruz bırakarak, onların canlanmasına yardımcı olabilirsiniz. Ancak, aşırı güneş ışığı, çiçeklerin yanmasına neden olabilir. Bu nedenle, doğru miktarda güneş ışığına ihtiyaç duyduklarını unutmayın.

4. Gübre kullanın: Çiçeklerinizi canlandırmak için, onlara uygun gübre kullanabilirsiniz. Bitki besini veya organik gübre kullanarak, çiçeklerinizi besleyebilir ve canlandırabilirsiniz.

5. Solmuş yaprakları ve çiçekleri temizleyin: Solmuş yapraklar ve çiçekler, çiçeğin diğer kısımlarının da ölmesine neden olabilir. Bu nedenle, solmuş yaprakları ve çiçekleri düzenli olarak temizlemelisiniz.

GERÇEK GÜNDEM

Ruh Halini İyileştirmenin En Estetik Yolu: İç Mekân Bitkilerinin Bilim Destekli 7 Faydası

Hepimiz, yaşadığımız ya da çalıştığımız yerin yeşillikler ve rengarenk bitkiler içinde olmasını isteriz. Ne yazık ki, dışarı baktığımızda çoğumuzun manzarası büyük binalar ve iş yerleri iken, en azından yaşam alanımızı yeşillendirmek bizim elimizde. İç mekân bitkileri bizi görsel olarak tatmin edebileceği gibi, sağlık ve refah açısından da önemli faydalar sağlıyor. İşte iç mekan bitkilerinin bilim destekli 7 faydası…

1. İç mekan bitkileri, stresinizi ve gerginliğinizi azaltmaya yardımcı olabilir

Araştırmalar, evinizde veya ofisinizde bulunan bitkilerin sizi daha rahat, sakin ve doğal hissettirebileceğini gösteriyor. Bir araştırmada, katılımcılara iki farklı görev verildi. Bir gruptan ev bitkilerinin saksısını değiştirmeleri istenirken, diğer gruptan bilgisayarla ilgili bir işi halletmeleri istendi. Gruplar görevlerini bitirdikten sonra araştırmacılar, katılımcıların kalp hızı ve kan basıncı gibi stresle ilişkili biyolojik faktörlerini ölçtüler. Saksı değiştirme işinin, katılımcılardaki stres seviyesini azalttığı sonucu ortaya çıktı. Öte yandan bilgisayar görevi, bilgisayarla çalışmaya alışkın katılımcılarda bile kalp atış hızında ve kan basıncında ani bir artışa neden oldu. Çalışmanın sonunda, bitkilerle ve toprakla ilgilenmenin stresi önemli ölçüde azaltabileceği sonucuna varıldı.

2. Bitkiler, konsantrasyonunuzu artırabilir

23 katılımcının yer aldığı küçük bir çalışmada, araştırmacılar öğrencileri 3 farklı sınıfa dağıttılar. Sınıfların birinde yapay bir bitki, diğerinde canlı bir bitki vardı ve sonuncu sınıfta ise hiç bitki bulunmuyordu. Katılımcıların beyin taramaları, canlı bitkilerin olduğu sınıfta çalışan öğrencilerin, diğer gruplardaki öğrencilere göre daha dikkatli ve daha iyi konsantre olabildiklerini gösterdi.

3. Bitkilerle ilgilenmek tedavi edici olabilir

Psikolojik hastalıkların semptomlarını yaşayan insanlar için, bahçe işleri ve bitkilerle ilgilenmek keyifli bir tedavi yöntemi olabilir. Uzmanlar; depresyon, anksiyete ve diğer psikolojik hastalıklara sahip insanlar için bahçecilik terapisini öneriyorlar. İngiltere’deki tıbbi klinikler artık depresyon veya anksiyete semptomları olan hastalara saksı bitkileri yetiştirmelerini tavsiye ediyor.

4. Bitkiler, hastalıklardan daha hızlı kurtulmanıza yardımcı olabilir

Bitkilerle ve toprakla ilgilenmek; bir hastalık, yaralanma veya ameliyattan sonra iyileşme sürecinizi hızlandırabilir. 2002 yılında yapılan bir araştırma, ameliyat sonrasında bitkilerle ilgilenen hastaların, bitkisiz alandaki hastalara göre daha az ağrı kesiciye ihtiyaç duyduğunu ve hastanede daha kısa süre kaldıkları gösteriyor. Hastane ortamındaki bitkiler ya da doğal manzara, iyileşme sürecinizi hızlandırabilir.

5. İç mekan bitkileri üretkenliğinizi artırabilir

Yapılan birden fazla araştırma, çalışma alanındaki bitkilerin hem üretkenliği hem de yaratıcılığı artırdığını ileri sürmektedir. 1996’da yapılan bir araştırmada, ağaçlarla çevrili bir kampüste bilgisayar laboratuvarındaki öğrencilerin yüzde 12 daha hızlı çalıştığı ve yakınında bitki bulunan öğrencilerin daha az stresli oldukları sonucuna ulaşıldı. 2004 yılındaki bir çalışmada ise, araştırmacılar katılımcılara yaratıcı bir kelime oyunu oynattılar. Katılımcılar, yakınlarına bir bitki koyulduğu zaman daha iyi performans gösterdiler. Bununla birlikte, 2007’deki bir araştırmanın sonucunda, çalışma alanlarında bitki bulunan insanların daha az hastalandığı ve daha üretken oldukları anlaşıldı.

6. Bitkiler, olaylara bakış açınızı olumlu yönde değiştirebilir

Yüksek binalar ve yoğun caddeler yerine ağaçlarla dolu bir park manzarası eşliğinde çalışmak herkese çok daha iyi hissettirebilir. Ne var ki, masada duran bir saksı bitkisinin de aynı etkiye sahip olabileceğini öğrenmek sizi şaşırtabilir. Araştırmacılar, bu konuyla ilgili Hindistan ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 440’tan fazla çalışanla iletişime geçti. Ofis ortamlarında iç mekân bitkileri bulunanların, bitkisiz ortamda çalışanlara göre daha verimli çalıştığı ve organizasyona daha fazla bağlılık hissettikleri sonucuna varıldı. Araştırmacılar, bitkilerin iş stresi ve kaygının etkilerini azaltmaya yardımcı olduğunu söylüyor.

7. Bitkiler, ortamdaki havayı temizlemeye yardımcı olurlar

Araştırmacılar, yaptıkları çalışmalarla ev bitkilerinin köklerinin ve toprağının havadaki uçucu organik bileşikleri önemli ölçüde azalttığı sonucuna vardılar. Ağaçların hava kirliliğini azalttığını söyleyen uzmanlar, aynı zamanda ev ve ofis ortamlarında da daha kaliteli bir hava için saksı bitkilerini öneriyor. Havayı doğal yollarla temizlemek için bir saksı bitkisi alacaksanız, aşağıdaki bitkileri tercih edebilirsiniz:

  • boston eğreltiotu
  • kauçuk ağacı
  • kurdele çiçeği
  • ficus ağacı

Saksı bitkisi seçerken, çocuklar ve evcil hayvanlar için güvenli olduğundan emin olun

Bazı bitkilerin zehirli kısımları vardır ve bu konuda dikkatli olunmalıdır. Bir bitki tercihinde bulunmadan önce, çocuklarınız veya evcil hayvanınız için güvenli olduğundan emin olmak adına güvenilir bir kaynağı kontrol edin. İşte çocuklar ve hayvanlar için tehlike oluşturma ihtimali bulunan bitkilerden bazıları:

  • nergis zambağı
  • Aloe Vera
  • açelya
  • krizantemler
  • siklamen
  • difenbachia
  • sarmaşık
  • yeşim taşı
  • ökseotu
  • filodendron
  • Atatürk çiçeği
  • potos
  • sago palmiyesi
  • şemsiye bitki

Birçok faydası olan bitkiler konusunda dikkat etmeniz gereken bazı ayrıntılar olabilir

Evinizde veya ofisinizde bitkilerin olması birçok fayda sağladığı gibi, bazı konularda da dikkatli olmanızı gerektirebilir.

Böcek istilasına karşı uyanık olun

Ev bitkileri, böcekler ve küfler konusunda sorun oluşturabilir. Bitkileri seçerken, her türün sulama gereksinimlerine dikkat edin ve iyice öğrenin. Yetersiz sulama bitkiyi soldurabileceği gibi, aşırı sulama da küf oluşumu ve mantar sivrisinekleri için ideal koşullar yaratabilir.

Ev bitkileri, bazı alerjileri veya astımı tetikleyebilir

Nergis gibi bazı kesme çiçekler polen üretebilse de araştırmacılar iç mekan bitkilerinin astım ataklarına neden olduğuna dair herhangi bir kanıt bulamadılar. Belirtileriniz nem, küf veya mantar tarafından tetikleniyorsa, saksılarınızdaki toprak nemine dikkat etmeniz gerekebilir. Küf, nem ve mantarlara kapalı ortamlarda maruz kalmanın özellikle çocuklarda astım semptomlarını kötüleştirebileceğini unutmayın. Bitkileri evinize getirdikten sonra astım semptomları fark ederseniz, semptomlarınız hakkında bir sağlık uzmanıyla konuşuncaya kadar bitkileri evden çıkarmak iyi bir fikirdir.

listelist /Burcu Karaböcek

Ev Dekorasyonunda Ev Bitkilerinin Önemi

Ev bitkileri dekorasyon için önemli tamamlayıcılar arasında yer alır. Birçok bitki, hava temizleyici olarak tercih edilse de doğal yeşil tonları ve rengarenk çiçekleriyle iç mekanlarınıza hoş bir hava katar. Ev dekorasyonu söz konusu olduğunda mobilya gibi temel eşyaların yanı sıra bitki seçimi de önemlidir. Çünkü bitkilerin yerleşimi, renkleri ve boyutları evinizin görünümünü büyük ölçüde etkiler. Özellikle devetabanı gibi hacimli bitkiler oda içerisindeki algıyı hemen değiştirir fakat her ev bitkisi her dekorasyonla uyumlu olmayabilir. Bu nedenle evinizde kullanacağınız bitkileri özenle seçmeli ve dekorasyonunuzda doğru şekilde kullanmalısınız. Peki bitkileri ev dekorasyonunda nasıl değerlendirebilirsiniz? Gelin yaşam alanlarında bitkileri nasıl değerlendirebileceğinize birlikte bakalım.

Dekorasyon Stilinizi Belirleyin

Ev dekorasyonu söz konusu olduğunda öncelikle stil belirlemek çok önemlidir. Kullandığınız eşyaların tasarımının ve renklerinin doğru eşleşmesi daha doğal ve şık bir ortam yaratmanızı sağlar. Bitkiler de bu aşamada size yardımcı olabilir. Örneğin, retro stil için yuka, devetabanı, kauçuk gibi geniş yapraklı bitkileri değerlendirebilir. Saksılarınızı da taş, ahşap, sepet gibi doğal malzemelerden seçerek evinizin atmosferini değiştirebilirsiniz.

Boş Alanları Değerlendirin

Koltuk ya da berjer arası sehpa yerleştirmek için idealdir fakat bu alanı farklı bir şekilde değerlendirmek isterseniz canlı bitkiler en doğal ve güzel alternatifiniz olacaktır. Bitkileri yerleştirme konusunda köşeler ve duvar kenarları hatta tavan da değerlendirilebilir. Kendi ördüğünüz makrome saksı içerisinde yemyeşil bir aşk merdiveni İle atıl alan gibi gözüken duvar köşenizi ortama sıcaklık katan bir dekorasyon öğesine çevirebilirsiniz. Köşeleri değerlendirirken duvar renklerinize uygun bitkiler ve saksılar seçmeyi unutmayın.

Bir Bitkiyi Öne Çıkarın

Duvarlarınız krem, vizon ve gri gibi nötr bir renk ve mobilyalarınız genellikle ahşap tonlarında ise renkli salon çiçeklerini kullanarak canlı bir atmosfer elde edebilirsiniz. Orkide, Atatürk çiçeği, barış çiçeği gibi renkli çiçekler; ortama canlılık kazandırırken sade ve şık bir mekan elde etmenizi sağlar. Ayrıca devetabanı gibi büyük yeşil yapraklı bitkiler pudra, hardal sarısı, yeşil ve terracotta gibi renklerdeki mobilyalara ya da duvarlarınıza mükemmel uyum sağlar.

Aksesuarlarınızı Bitkilerle Eşleştirin

Seçtiğiniz bitki ve saksı dekorasyonunuza uyum sağlamalıdır örneğin; duvarlarınızda ahşap maskeler, çerçeveler kullanıyorsanız bitki saksılarınızı da ahşap, sepet veya taş gibi doğal malzemelerden seçebilirsiniz. Seramik vazolardan ve çinilerden hoşlanıyorsanız bitkilerinizi bu malzemelerden yapılan saksılara yerleştirebilirsiniz. Bu sayede odada bir bütünlük elde edebilirsiniz. Saksılarınız ya da aksesuarlarınızın renkleri uyumsuz görünüyorsa endişelenmenize gerek yok, Polisan hobi boyaları ile tüm eşyalarınızı dilediğiniz gibi dönüştürebilir ve uyumlu hale getirebilirsiniz.

Bitkilerin Boyutlarına Dikkat Edin

Salon bitkileri genellikle büyük yapraklı türlerden seçilir ancak hoş ve minik saksı çiçekleri de mevcuttur. Bu nedenle eşya ve aksesuarların boyutlarını da göz önünde bulundurarak seçim yapmanız gerekebilir. Ancak sukulent, kaktüs, menekşe gibi çiçeklerde kullanacağınız küçük saksıları açık renklere, yuka gibi çiçeklerde kullanacağınız büyük saksıları koyu renklere boyayarak mekanların derinliğini artırabilirsiniz.

Küçük Dostlarınız için Zararsız Bitkileri Tercih Edin

Ev bitkilerinin dekorasyonunuza, duvar ve mobilyalarınızın renkleriyle uyumuna dikkat ederken evcil hayvanlarınızın sağlığını da düşünüyor olabilirsiniz. Hayvan dostu ev bitkilerini sizin için derledik.

Aşk Merdiveni: Yaygın bir salon bitkisi olmakla birlikte köpek ve kedi dostu bitkiler arasında yer alır. Bakımı kolay bir bitki olması sebebi ile evlerde en sık görülen saksı çiçeklerden biridir. Tavana asacağınız makrome veya sepet bir saksı içerisinde kullanacağınız aşk merdiveni ile hem dekorasyonunuza farklı bir hava katabilir hem de çiçeğinizi yaramaz dostlarınızdan uzak tutabilirsiniz.

Areka Palmiyesi: Görünüşü oldukça güzel olan areka palmiyesi; hayvan dostlarınız için zehirsiz olmasının yanı sıra bakımı da oldukça kolay bir salon bitkisidir.

Muz Bitkisi: Hem oksijen veren hem de havayı temizleyen muz bitkisini evinizde rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Büyük yapraklı yeşil bitkileri çok beğeniyor fakat minik dostlarınıza zarar vermeyen bir alternatif arıyorsanız muz bitkisi tam sizlik. Bunların yanı sıra; kurdele çiçeği, bambu palmiyesi, orkideler, afrika menekşesi, dağ palmiyesi de evcil hayvanlarımız için korunaklı bitkilerdendir.

POLISAN HOME COSMETICS

Yaşam Alanlarınıza Temiz Hava Sağlayan 5 Farklı Bitki

NASA, uzay istasyonlarına daha saf ve temiz hava sağlamak için 1980’li yılların sonlarına doğru ev bitkilerini incelemeye başladı. NASA’nın havayı temizleyen bitkiler olarak seçtiği bu 5 farklı bitki türünü, evlerimizde dekoratif amaçlı olarak da kullanabiliyoruz. İşte adeta bir hava temizleyici olarak evin havasını temizleyen bitkiler!

Havayı temizleyen bitkiler nelerdir?

Yaşam alanlarımızın, uyuduğumuz odanın, evlerimizin vakit geçirdiğimiz köşelerinin havasını her daim temiz tutmamız gerektiği bir gerçek. Son zamanlarda yaşam alanlarımızda temiz hava solumamıza imkan veren hava temizleyicileri bir yana doğal olarak yaşam alanlarımızın havasını temizleyen bitkiler de bulunuyor. 1989 yılında NASA’nın ‘’clean air study”, Türkçeye çevirisiyle temiz hava üzerine yapmış olduğu çalışmasının sonucunda belirlenen bitkiler, yaşam alanlarında karbondioksiti emiyor ve fotosentez yoluyla oksijen açığa çıkarıyor. Ek olarak bu bitkiler, evlerde ortaya çıkarak temiz hava solumamızı engelleyebilen benzen ve kloroform gibi doğal uçucu bileşenleri de ortadan kaldırabiliyor. Evlerimize temiz hava sağlayan, havayı temizleyen bitkiler aloe vera, kurdele çiçeği, zambak, ingiliz sarmaşığı ve eğrelti otuna yakından bakalım!

Aloe vera 

Minimum bakımla yetinen susuzluğa dayanıklı, güneşi seven, Eski Mısır’da ölümsüzlük bitkisi olarak bilinen Aloe Vera, 6000 yıldır cilt bakımında, yara ve yanık tedavisinde kullanılmaktadır. Sakinleştirici etkisiyle uyku kalitemizi iyileştirirken, kimyasal bazlı temizlik malzemelerinin, boyalarda bulunan formaldehitin, benzen gibi zehirli içeriklerin de yok edilmesini kolaylaştırmaktadır. Bulunduğu ortamda kimyasal oran yüksek ise üzerinde oluşan kahverengi beneklerle alarm vermektedir.

Zambak 

İç mekanlarda açtığı bembeyaz çiçekleri ve dekoratif özelliğiyle de ön plana çıkan zambaklar, evde oluşan küf sporlarını yapraklarıyla emerek, evimizdeki  havanın kalitesini %60 oranında iyileştirmektedir. Zambak, bulunduğu odanın havasını temizleyen bitkiler arasında ön plana çıkıyor.

Kurdele çiçeği 

Ev atmosferindeki toksinlerin %90’ını iki günde temizleme özelliğine sahip olan bu bitki karbon monoksiti emerek havayı temizler. Kurdele çiçeği, özellikle toz alerjisi olanlar için idealdir. Karbonmonoksidi ve formaldehit kalıntılarını da emerek, temiz hava sağlamaktadır.

İngiliz sarmaşığı 

Özellikle hayvan beslenen evler için ideal olan İngiliz sarmaşığı, havada uçuşan dışkı zerreciklerini azaltmaktadır. Yapılan çalışmalar, masanızda bir sarmaşık bulunmasının, ofis donanımında bulunan benzen kalıntılarını absorbe etmesinden dolayı, daha iyi odaklanmayı sağladığını göstermektedir.

Eğrelti otu 

Eğrelti otu, nem sağlayan özelliğiyle güzellik ve sağlık sunmaktadır. Adeta bir nemlendirici görevi gören bu bitki evinizi nemlendirirken evinizin hava kalitesini de artırır. Gün ışığını direk almayı ve yapraklarına her gün su püskürtülmesini ister.

Evinize Baharı Getirecek İç Mekan Bitkileri

Büyük yaprakları, birbirinden güzel saksıları ve farklı çeşitleriyle göz dolduran ev bitkileri, modern ev dekorasyonu fikirleri arasında çok popüler. İşte oturma odanızda, mutfağınızda, yatak odanızda ya da antrede dilediğiniz gibi konumlandırabileceğiniz iç mekan bitkileri ve detayları!

Areca palmiyesi

Areca palmiyesi, en çok kullanılan ev palmiyesi çeşidi olarak dekoratif bitkiler arasındadır. Yüze yakın ufak yaprakçığın bütünleştiği iri yeşil yapraklardan oluşan bir bitkidir. Gerçek boyutuna erişmesi 10 yıl alır ve her yıl yaklaşık olarak 20 cm kadar büyür. Bakımı oldukça kolaydır ancak ihmali kabul etmez. Areca palmiyesinin en önemli ihtiyacı ışıktır. Direkt olmayacak şekilde, yeterli ölçüde, güneyden veya batıdan gelen güneş ışığı palmiyenin yapraklarının sağlıklı gelişimine katkı sağlar.

Sulama konusunda yaz aylarında toprağın daima hafif nemli olmasına dikkat etmek gerekir. Bu nedenle yaz aylarında sulama işlemi daha sık yapılır. Ancak kış aylarında ve sonbaharda toprak hafif kuru kalmalıdır. Sulama işlemi toprağın her kısmını kapsayacak bir şekilde özenle gerçekleştirilmelidir.

Dieffenbachia

Dieffenbachia bitkisi her koşula uyum sağlaması, sık sık kendini yenilemesi ve kolay yetiştirilebilir bir bitki olması nedeniyle sıkça tercih edilen bir türdür. Gerekli ilgi gösterildiğinde mutlu ve verimli bir bitki olarak evinizin havasına farklı bir dokunuş katar. Dieffenbachia bitkisinin yaprakları güneşe doğru büyüme gösterir. Bu nedenle dikkat edilmesi gereken konulardan en önemlileri ışık ve yöndür. Direkt ışık almayacak şekilde, ara ara ışık aldığı yön tersine çevrilerek, herhangi bir hava değişimine maruz kalmadan, oda sıcaklığında konumlandırılmalıdır.

Yaz aylarında toprağı nemli tutabilmek için daha sık sulama yaparken (haftada 1 veya 2 şeklinde olabilir) kış aylarında fazla sulama yapmamaya özen göstermeniz gerekir. Her zaman  toprağı kontrol ederek sulama yapmak en mantıklı seçenektir.

Dracaena

Estetik bir görünüme sahip olan Dracaena bitkisi, birbirinden farklı birkaç türe sahiptir. Çok fazla büyümeyen Dracaena türleri pencere önü bitkisi olmak için idealdir. Ancak her bitkide olduğu gibi Dracaena’yı da direkt güneş ışığına maruz bırakmamak ve mutlaka önünde bir perde yardımıyla filtre oluşturmak gerekmektedir. Sulama yaparken özellikle kış aylarında direkt olarak soğuk su kullanmamak önemli bir ayrıntıdır. Çok fazla sulandığında Dracaena bitkisi çok çabuk tepki göstererek sararır veya yapraklarını döker. Yaz aylarında gübreleme yöntemiyle bu bitkiyi desteklemek mantıklı bir tercih olabilir.

Yucca

Yucca en sevilen iç dizayn bitkileri arasında yerini daima korumaktadır. Yaklaşık olarak 20 farklı çeşidi bulunur ve gerekli olgunluğa eriştiğinde iri ve uzun yapraklarıyla ortam içerisinde göze hitap eden bir imaj oluşturur. Nemden çok, kuru olmayı sever. Direkt güneş ışığına maruz kaldığında yaprakları önce sararır sonra kahverengiye dönerek solar. Bu nedenle Yucca bitkisini doğru konumlandırmak önem taşımaktadır. Tek bir gövdeden büyüyebileceği gibi birkaç gövdeyle olgunlaşarak da pek çok yaprak verebilir.

Çok sıcak ve çok soğuk havalardan, hava sirkülasyonundan hoşlanmaz ancak ortam koşullarına göre uyum sağlar. Ev içi bitkisi olmasının yanı sıra dış alanlarda da sık sık yetiştirilen bir bitki çeşididir. Görünüşü itibariyle Dracaena bitkisine çok benzer ancak geldikleri bitki familyası, yetişme koşulları ve yaprak türleri birbirinden farklıdır.

Deve tabanı

Uzun ömürlü ve dayanıklı olan deve tabanı bitkisi; ev, ofis, konsept mekan gibi pek çok alanda sık sık karşımıza çıkmaktadır. Göze hitap eden, oldukça zarif bir bitki çeşididir. Aydınlığı sever, az ışık aldığı ortamlarda yapraklarında renk değişimleri görünebilir. Direkt gün ışığı, rüzgar, fazla veya az sulama deve tabanı bitkisinin yapraklarını yıpratır. İdeal olarak yaz aylarında haftada 2, kış aylarında ise 1 kere sulamak yeterlidir. Su ihtiyacı, toprağın nem durumuna göre kontrol edilebilir.

Soğuğa karşı toleransı yok denecek kadar azdır. Sıcak ve nem oranı yüksek ortamlarda gelişimini en iyi şekilde tamamlar.

Kaktüs ve sucullent

En tatlı ve en pratik dekorasyon bitkileri olarak anılan kaktüs ve sucullentler birbirinden farklı pek çok türe sahiptir. Aloe Vera, Perforata, Cereus, Echeveria gibi türler kaktüs ve sucullent çeşitlerine örnek gösterilebilir. Kaktüs ve sucullentler için temel kural ışıktır. Evinizin en çok ışık alan bölgelerine yerleşmeleri onlar için en sağlıklı koşulları oluşturacaktır. Direkt ışığa ve bol suya maruz kaldıklarında çürüyerek yaprak dökerler. Su tutma özellikleri olduğu için fazla suya ihtiyaç duymazlar ancak sulama işlemi tamamen kesilirse veya uzun aralıklarla gerçekleştirilirse de canlılıklarını kaybederler.

Kök, gövde ve yaprak kısımları büyüdükçe saksı değişimine ihtiyaç duyulabilir, genelde kış aylarını sakin geçirir ve büyüme evrelerini yaz aylarında tamamlarlar.

Uyku Kalitesini Artıran 10 Ev Bitkisi Önerisi

Bedeninizin ve zihninizin ihtiyaç duyduğu dinlendirici gece uykuları için harika bir önerimiz var: Uyumanıza yardımcı olacak 10 ev bitkisi önerisi! Yatak odanıza daha temiz bir hava, artan oksijen seviyesi ve mis gibi kokular getirecek 10 ev bitkisi önerisini sizin için derledik. Doğanın mucizelerinden yardım alın ve huzurlu bir gece uykusuna hazır olun!

1. Paşa Kılıcı

Snake Plant olarak da bilinen Paşa Kılıcı, bakımı oldukça kolay olan bir bitki. Paşa kılıcı evin havasını temizler ve karbondioksiti oksijene çevirir. Üstelik pek çok bitkinin aksine, buna siz geceleri uyurken de devam eder. Daha fazla oksijen, daha iyi uyku anlamına gelir.

2. Biberiye

Lezzetli biberiye, sadece yemeklerinizde kullanabileceğiniz bir bitkiden çok daha fazlası! Biberiyenin kokusu anksiyeteyi azaltır ve hafızayı geliştirir. Başucunuzda küçük bir biberiye bitkisi bulundurun ve uyumadan önce ellerinizi bu bitkiye sürün; uyku kalitenizdeki gelişimi hemen fark edeceksiniz.

3. Afrika Papatyası

Gerbera ismi ile de bilinen Afrika papatyası, yatak odanızda yeterince ışık olduğu sürece hayatta kalır. Bu çiçeğin muhteşem renkleri uyandığınız anda kendinizi iyi hissetmenizi sağlar. Bunun yanı sıra geceleri oksijen salgılar ve odanızın havasındaki kimyasalları temizler. Afrika papatyası, uyku apnesi ya da alerjisi olan kişilere tavsiye edilmektedir.

4. Lavanta

Lavantanın muhteşem kokusu, onu yatak odası için en çok tercih edilen bitkilerden biri haline getirir. Lavanta; kaygıyı azaltır, nabzı yavaşlatır, kan basıncını düşürür, stresi azaltır ve daha iyi bir gece uykusu çekmenize yardımcı olur. Oldukça güçlü bir kokuya sahip olduğu için yatak odanızda küçük bir lavanta bitkisi bulundurmanız faydalı olacaktır.

5. Yasemin

Yasemin bitkisi genellikle iç mekanlarda bakılmaz. Ancak kaygıyı azaltması ve uyku kalitesini yükseltmesi nedeniyle yatak odasında şans verilmesi gereken bitkilerden biridir. Yasemin çiçeği nabzınızı yavaşlatır, nefesinizi düzeltir ve kan basıncınızı azaltır.

6. Pothos Sarmaşığı

Pothos sarmaşığı az ışık istemesi ve sürekli sulanmaya ihtiyaç duymaması nedeniyle evlerde kolay bakılan bitkilerden biridir. Karbonmonoksiti oksijene çeviren bu Pothos sarmaşığı, daha iyi bir uyku için şans vermeniz gereken bitkilerden biridir.

7. İngiliz Sarmaşığı

Genellikle dış mekanlarda bakılan İngiliz sarmaşığı, küçük bir saksıya asıldığında çok şık bir dekoratif görünüm yaratır. İngiliz sarmaşığı, güzel görünümünün yanı sıra, havadaki küf miktarını azaltır, alerji tedavisine yardımcı olur ve içinde bulunduğu odanın hava kalitesini artırır.

8. Kurdele Çiçeği

Kurdele çiçeği çok az bakım isteyen ve kolay üretilen bir bitkidir. Eğer baş ağrısı çekiyor ya da düşüncelerinizi toparlamakta güçlük çekiyorsanız; odanıza bir kurdele çiçeği saksısı koyun. Bu bitki havadaki kimyasalları temizler ve tazeleyici bir hava kalitesi yaratarak daha iyi uyumanızı sağlar.

9. Aloe Vera

Aloe Vera bitkisi, bir yarayı ya da güneş yanığını iyileştirmenin yanı sıra, havayı temizler ve size dinlendirici bir gece uykusu armağan eder. Aloe Vera bitkisi aynı zamanda kimyasal temizleyicilerin ve duvar boyasının içinde bulunan benzen maddesini de havadan temizler.

10. Barış Çiçeği

Barış çiçeği havadaki benzen, formaldehit ve karbonmonoksiti temizler. Daha da ilginci, havadaki küf sporlarını kendisi için besine dönüştürür. Barış çiçeğinin güzel ismi, harika görünümü ve benzersiz faydaları; yatak odanızda harika bir uyku çekmeniz için huzurlu bir atmosfer yaratır.

LIVETOBLOOM

Yatak odasına uygun bitkiler beslediğiniz sürece ve tabii özel bir sağlık sorununuz yoksa odanızda yeşile kapı aralayabilirsiniz. Hatta bitkiler yatak odanızın ortamını değiştirerek mışıl mışıl uyumanıza bile yardımcı olabilirler. Yatak odasında bitki beslenmenin faydaları ise şunlar:

  • Yine NASA’nın araştırmasına göre iç mekanda dış mekana göre 30 kat daha kirli hava bulunabiliyor. Evet, doğru duydunuz! Steril zannettiğimiz evlerimiz; yalıtım malzemeleri, mobilyaların boyaları, mutfakta yaptığımız kızartmalar, şömine dumanı gibi etkenler nedeniyle çok daha kirli olabiliyor. 

Bitkiler ise formaldehit, amonyak gibi bazı zararlı maddeleri emerek havayı daha temiz hale getirebiliyor. Yani geceleri rahat bir şekilde nefes almak için yatak odanızda bitki besleyebilirsiniz.

  • Bitkiler sakinleştirici bir atmosfer yaratarak daha kolay uykuya dalmanıza yardımcı olabilir. Yaşam enerjisine göre dekorasyon yapmayı öneren feng shui’ye göre de yatak odasında bitkiye yer vermekte fayda var.
  • Kışın kaloriferler yüksek derecede çalıştırıldığında evin nem derecesini hızla düşürüyor. Bu da burnun ve boğazın kurumasına neden oluyor. Bitkiler ortama nem saldığı için yatak odanızın nem derecesini yükseltebilir. 

Geriye tek bir soru işareti kalıyor: Bitkilerin karbondioksit salınımı yapması zararlı mı? Gece lambanız dahil tüm ışıklar söndüğü zaman fotosentez durur yani bitkiler oksijen yaymayı bırakır ve bir miktar karbondioksit salınımı yapar. 

Ancak bu durum, odada uyuyan ikinci bir kişinin neden olduğu karbondioksit salınımının yanında oldukça önemsiz bir miktar. Yani uyuduğunuz odada bitki besleyebilirsiniz. Elbette bitkilere karşı alerjiniz yoksa. Alerjik bir bünyeniz varsa öncelikle doktorunuzun tavsiyesine başvurmanızda yarar var.

  • Kalp Yapraklı Salon Sarmaşığı: Yaprak dökmediği, bakımı kolay olduğu ve kalp şeklindeki hoş yaprakları nedeniyle son zamanlarda evlerde en çok yetiştirilen bitkilerden birisi. 

Havadaki formaldehiti emme özelliğine sahip olduğu için de hava temizleyici bitkiler arasında yer alıyor. Kalp yapraklı salon sarmaşığını yatak odanızın duvarlarına sardırarak odanızı botanik bahçesine çevirebilirsiniz. Modern dekorasyona sahip yatak odalarında ise sarmaşığı, tavana asılan bir saksıda yetiştirebilirsiniz.

  • Kurdele Çiçeği: Havayı arındıran bitki türlerinden birisi de kurdele çiçeği. Bu bitkinin yılda bir açan küçük, zarif, beyaz çiçekleri bulunuyor. Yani aslında kurdele çiçeği denilse de yıl boyu daha çok uzun, beyaz kontörlü, açık yeşil yapraklarıyla evi süslüyor.

Kurdele çiçeğini küçük bir saksıda yetiştirmeye başlayıp yaprakları uzadıkça tavandan asılan bir saksıya alabilirsiniz. Parlak ışığı seven kurdele çiçeğini yatak odanızın camına yakın bir konuma yerleştirebilirsiniz

  • Kauçuk Bitkisi: Büyük yeşil yapraklarıyla yatak odanıza şık bir hava katacak kauçuk da bakımı kolay bitkilerden. Doğrudan güneş ışığını seven kauçuğa toprağı kurudukça su verebilirsiniz. Nemin düşük olduğu kış aylarında ise su miktarını artırabilir, spreyle yapraklarını nemlendirebilirsiniz.

  • Benjamin: Küçük zarif yapraklara sahip benjamin, zamanla minik bir ağaç boyuna ulaşabiliyor. Estetik görünümü nedeniyle de iç mekanda sıkça tercih ediliyor. Yarı gölgeyi seven benjamini doğrudan camın kenarına koymamaya dikkat edebilirsiniz. Ancak bitki, güneş ışınlarının geldiği yöne doğru eğildiği için benjaminin saksısını haftada bir de olsa değiştirerek şeklini koruyabilirsiniz. 

  • Barış Çiçeği (Yelken Çiçeği): Gelelim çoğu kişinin favori bitkisi olan ve havayı temizleme özelliğiyle ön plana çıkan yelken çiçeğine. Dar, uzun ve sık yaprakları arasında beyaz, uzun, yelkene benzeyen bir çiçeği açar. Çiçek açması için de özenli bir bakıma ihtiyaç duyuyor. 

  • Aloe Vera: Sıra dışı bitkilerden hoşlanıyorsanız aloe vera tam size göre! Beyaz benekli açık yeşil yapraklarının kenarlarında dikenimsi yapılar bulunuyor. Sert görünümlü yapraklar yukarıya doğru uzanıyor. 
  • Ayrıca uzun etli dalları içerisinde suyu muhafaza eden bitki, uzun süre sulanmasa da solmayacak kadar dayanıklı bir tür.

Tam giderken vuslat bana ar desem
Yar mı aşktır aşk mı daha yar desem
Çözen gelmez aşka dair sır desem
Çözüp gel sinemde saklarım seni

Serdar Tuncer

Çiçeği küçümsemeyin O’nun yaratıcısını da küçümsemiş olur.

İçinizde tutulan mutluluk tohum paylaşılan mutluluk çiçektir.

Comments are closed.