İÇİNDEKİLER
İLKBAHAR BAHÇE BAKIMI
KIŞ BAHÇESİ / KIŞ VE BAHÇE BAKIMI
SONBAHAR VE BAHÇE
FERAH YAŞAM ALANI
BALKON VE TERAS DÜZENLEME
EVİN HAVASI VE BİTKİLER / AYDINLATMALAR
YATAK ODASI MODELLERİ
ÇOCUK ODASI MODELLERİ
OTURMA ODASI MODELLERİ
MUTFAK DÜZENİ
DEKORASYONDA TAŞ KAPLAMA
3D DUVAR KAĞITLARI
Doğa ile Buluşun: Bitki ve Çiçek Bakımı
İlkbahar geldiğinde, ağaçlar çiçek açtığında ve mis gibi çiçek kokuları sokakları sardığında aldığımız nefes genellikle daha derin oluyor; çünkü bu güzel kokuları sonuna kadar ciğerlerimize çekmek ve doğanın tadını çıkarmak istiyoruz! Evde yer verdiğimiz bitkiler ise doğanın o eşsiz huzurunu yaşam alanlarına taşıyan ve her mevsim bize ilkbahar ve yaz aylarının huzurunu sunan canlılar.
Doğru Saksıyı Seçtiğinize Emin Olun
Eşiniz, siz ve 2 çocuğunuz aynı odada yaşamak zorunda olduğunuzu düşünün. Hayal etmesi bile zor, öyle değil mi? İşte, bitkileriniz için doğru saksıyı seçmemenin de bundan bir farkı yok. Bitkilerinizin boyutuna ve kök yapısına uygun olarak saksı seçimi yapmalısınız. Örneğin kökleri derine inmeyen küçük bitkiler için büyük saksılar seçmenize gerek yok. Fakat büyük boyutlu ve kökleri yayılan bitkiler için büyük saksı tercih etmek olmazsa olmaz. Aslında bitkileriniz için en sağlıklısı, bitki büyüdükçe saksının boyutunun da büyümesi. Yani bitkinizin büyüme durumuna göre saksı değişimi yapmalısınız.
Saksı seçimi konusunda dikkat etmeniz gereken bir diğer konu ise bitkiniz için tercih edeceğiniz saksının alt kısmının delikli olması. Çünkü altı delikli olmayan saksılar, suyun süzülmemesinden kaynaklı olarak, bitkinizin köklerinin çürümesine neden olabilir. Yani “Bitkiler neden çürür?” sorusunun cevaplarından biri kesinlikle yanlış saksı seçimidir.
Bitkinizin İhtiyaçlarını İyi Bilin
Her bitkinin büyümek için gereksinimleri farklı. Eğer bitkinizin sağlıklı bir şekilde büyümesini istiyorsanız -ki bunu istediğinize eminiz- doğanın bu küçük canlılarının ihtiyaçlarını iyi bilmelisiniz. Şimdi, bitki ve çiçek bakımını yaparken göz önünde bulundurmanız gereken ihtiyaçlara maddeler halinde bir göz atalım.
- Toprak Seçimi
Bitkiniz topraktan besleniyor yani sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi için gerekli olan maddeleri topraktan alıyor. Her bitkinin ihtiyaç duyduğu maddeler ise farklı. Bu nedenle evinizde yetiştirdiğiniz bitkiye uygun toprak seçmek önemli. Örneğin sukulent ailesinden bir bitki yetiştirecekseniz özel sukulent topraklarını tercih edebilirsiniz. Doğru toprak seçiminin yanı sıra belirli aralıklarla bitkinizin toprağını değiştirmeyi, dökülen yapraklarını topraktan temizlemeyi es geçmemelisiniz.
- Sulama
Eğer bitkinizin uzun süre sizinle yaşamasını istiyorsanız dikkat etmeniz gereken noktalardan biri ise kesinlikle su ihtiyacını bilmek! Bazı bitkiler fazla suya ihtiyaç duyarken bazılarını haftada bir kez sulamak yeterli olabilir. Az sulanması gereken bitkiyi fazla sulamak ya da su ihtiyacı olan bitkiyi az sulamak, onların ölmesine neden olabilir.
- Doğru Konum
Pek çoğumuz bitkilerin en çok ihtiyacı olan şeylerden birinin güneş ışığı olduğunu düşünüyoruz. Fakat ışık ihtiyacı da bitkiden bitkiye değişebiliyor. Diğer bir deyişle, bazı bitkileri direkt güneş alan bir yere konumlandırmak pek de iyi bir fikir olmayabilir. Bu arada güneş ışığını seven bitkileriniz bile güneşin direkt bir açıyla geldiği öğle saatlerinde güneşten zarar görebilir; hatırlatmadan geçmeyelim. Alanın nem dengesi de ev bitkilerinin sağlıklı bir şekilde büyümesini doğrudan etkileyebilir. Ayrıca oda sıcaklığı da bitkilerinizi etkileyebilecek bir başka durum. Bitkilerinizi konumlandırırken bunları da göz önünde bulundurmanızda fayda var.
Bakım Yapmayı Aksatmayın
Nasıl ki bizim sağlığımız için çeşitli vitamin ve minerallere ihtiyacımız varsa bitkilerin de ihtiyacı var! Doğru toprak seçiminin yanı sıra yaptığınız bakımla da bitkilerinizin bu gereksinimlerini karşılayabilirsiniz. Ayrıca bitki ve çiçek bakımının “Bitkilerin canlanması için ne yapmalı?” sorusunun cevaplarından biri olduğunu da hatırlatalım.
Evde Bakımı Kolay Bitkiler Hangileridir?
Eğer evinizde çiçeklere ve bitkilere yer vermek istiyorsanız ama bakması kolay çiçekler ile başlangıç yapmanın daha doğru olduğunu düşünüyorsanız okumaya devam edin! İşte, bakması kolay bitkiler ve çiçekler!
Aloe Vera: Evinize tropik bir hava katmanızı sağlayan aloe vera; güneş alan, aydınlık ortamlarda ve minimum 10°C-15°C derecede sağlıklı büyüyebilir. Yaz aylarında haftada 2, kış aylarında haftada 1 kere, üstten sulanmanız idealdir.
Ginseng: Budama işleme ilkbahar aylarında yapılması gereken ve bu sayede dalları daha çok beslenebilen ginsengin sulama aralığı bulunduğu ortamın nem miktarına göre değişebilir. Eğer bulunduğu ortam nemli değilse 3-4 günde bir, bulunduğu ortam nemliyse 5-6 günde bir ginsengi sulayabilirsiniz.
Patos: Suda, perlitte ya da torfta köklendirilmesi yapılabilen patos; yazın haftada bir, kışın ise 15 günde bir sulunmalı. Ayrıca bu bitkiye ayda bir vitamin vermelisiniz.
Sümbül: Eğer evde renkli bir çiçeğe yer vermek istiyorsanız bakımı kolay bir bitki olan sümbülü tercih edebilirsiniz. Ilık ortamlarda yetiştirilmeye uygun olan sümbülü, kış aylarında soğuktan korumalısınız. Sümbül, oda sıcaklığında su ile her gün sulanmalıdır. Verdiğiniz su miktarı ise her gün aynı olmalı.
KOÇTAŞ / YAŞAYAN EVLER
İlkbahar bahçe bakımı; Doğanın bir parçası olan bahçeniz, ilkbaharla hayata yeniden gözlerini açar. Ağaçların yaprakları yeşerir, çiçekler açar, havada ılık esintiler tazeliği müjdeler ve bahçede bahar hazırlıkları başlar. Böylece size de çok iş düşer. Baharın size verdiği enerji ile bahçenize özel zaman ayırabilir, kendinizi daha zinde ve tazelenmiş hissedebilirsiniz. Bugünler, bahçenizi sıcak mevsime hazırlamak için kolları sıvamanın tam zamanı. Hazırlık başlasın!
Önce bahçede kullanılacak ekipmanları, makineleri ve aletleri kontrol edin, bakımlarını yapın. Eksik malzemeler varsa onları tamamlayabilirsiniz. Kışın yağışlı havalardan sonra bahçede bulunan toprak hala nemlidir ve bu durum da toprağı rahat işlememizi sağlar. Bu dönem toprağın işlenmesi için uygun bir dönemdir.
İlkbahar bahçe bakımı ile bahçedeki çiçeklerin renkleri geri gelsin!
Sonbaharda bahçenize lale, sümbül, nergis gibi soğanlı bitkiler dikilmişse, şimdi onların uyanma zamanıdır.
Birbirinden güzel renklerle çiçek açmalarını seyretmek ilkbaharın en keyifli yanıdır. Diyelim ki sonbaharda bu bitkileri ekmediniz, o zaman aynı etkiyi yaratmak için bahçenize açmış sümbüllerden satın alabilirsiniz. Ayrıca, kışın soğuklarından korumak için korunaklı yere aldığınız saksıları, gelen baharla birlikte tekrar ortaya çıkarıp yerlerine yerleştirebilirsiniz. Peki bahçenizde bir yandan renkli çiçekler açarken, bir yandan da sebze fidanlarının yeşermesine ne dersiniz? Bunun için sebze tarhları oluşturabiliriz. Ama öncelikle ilkbahar bahçe bakımı temelinde olan toprağını havalandırıp hayvan gübresi ile besin takviyesinde bulunmamız gerekir.
Budama zamanını kaçırmayın.
ilkbahar bahçe bakımı esnasında kaçırmamanız gereken kurallardan biri ağaçların düzenli ve kuvvetli bir şekilde gelişmeleri için budama yapmak şarttır. Budama ile bitkiler daha verimli hale getirilir. Bunun için de en uygun zaman ilkbahar mevsimidir. Odunlaşmış bitkilerde kırık, ezik, sık veya eğri büyüyen dalları budamak gerekir. Süs ağaçlarını, çalıları ve yeşil aksamlı çit bitkilerini belirli bir forma sokmak için budama yapılmalıdır. Meyve ağaçları, güller ve ortancalar, Mart ayının 2. haftasına kadar budanmalıdır. Budamalar uzman kişilerce yapılmalıdır. Ayrıca, sarmaşıklardaki kurumuş dallar da temizlenmelidir.
Gübreleme ve ilaçlama şart!
İlkbahar bahçe bakımı önemli konularından biride doğru gübreleme ve ilaçlamadır.
Kıştan çıkan bütün bitkilerin, uyanma döneminde besinsel desteğe, yani gübreye ihtiyaçları vardır.
Özellikle meyve ağaçları bu dönem rengarenk çiçeklenmeye başlayacağından, çiçeklenmeyi ve dolayısıyla meyve miktarını arttırıcı fosfor ağırlıklı gübreler kullanmak gerekir. Bitkilerde olası yer değişiklikleri genellikle kışın yapılır. Fakat bu kış gereken değişiklikleri yapmadıysanız, bu işlemi bir an önce tamamlamanız gerekir.
Ama dikkat! Doğayı uyandıran ilkbahar, bitki zararlılarını ve hastalıklarını da uyandırır. Mart ayı ile birlikte özellikle meyve ağaçlarında önlem alınmalı, ilaçlama yapılmalıdır. Dikkat etmeniz gereken diğer bir husus ise sonbahar bahçe peyzaj için yapılması gereken işlemlerin farklı olduğudur. Sonbaharda yaptığınız işlemleri ilkbaharda yapmaktan kaçının.
İlkbahar Bahçe Bakımı yapılırken dikkat edilmesi gerekenler
- Mart ayının sonunda ve nisan ayının ilk haftalarında bitkiler uyku döneminden çıkıp besin maddesi tüketmeye başlar. Bundan dolayı, onların ihtiyacı olan besin maddeleri dışarıdan suni gübre
olarak N-P-K kompoze gübre verilir. Bu aylarda en çok azota ihtiyacı olacağı için, özelikle azot oranı yüksek gübreler tercih edilir. - Şimdilerde budama işlemleri yapılabilir (form budaması, derin budama dediğimiz bitki gençleştirmek için yapılacak budamalar). Fakat meyve ağaçlarında gözler uyanmış, çiçek dönemi başlamış ise budama yapılamaz.
- Meyve ağaçlarında sürgün göz aşısı yapılabilir. Ama aşı için gerekli kalemlerin, mart-nisan aylarında alınmış olması gerekir.
- Yine bu aylar hastalık ve zararlıların belirdiği bir dönemdir. Bunlara karşı kimyasal önlemler alınmalıdır. Bu önlemlerde insektisit (böcek) ile fungusit (mantar) ilaçlamaları beraber yapılmalıdır. Zararlılara karşı örneğin bağ maymuncuğuna karşı uygun kimyasal mücadeleyi gerçekleştirmekte fayda var! Bu zararlı, yeni sürgünleri yemek suretiyle bitkilere zarar verir. Aman dikkat diyelim!
- Bu tarihten itibaren artık bitkilerin yeri değiştirilmez ve çıplak köklü bitkilerin dikimi yapılmaz.
- Mart- nisan aylarında çim artık hızlı gelişmeye başlar. Çime azot oranı yüksek gübreleme yapılması önemlidir.
- Çim alanlarda ara ekim dediğimiz tadilatlar yapılabilir. Serpme çim metodu ile çim alanlar oluşturulabilir.
- Pek çoğumuzun aklını kurcalayan soru işaretlerinden biri de çim uzunluğu konusudur. Çimler 8 cm’e ulaştığında biçim işlemi yapılmalıdır. Çim biçme 4 cm şeklinde olabilir ve bu mevsimde 4 cm uzunlukta kalacak şekilde biçilebilir.
- Çim alanlar her hafta biçilmelidir.
- Unutulmaması gereken noktalardan biri de, çim alanlarda tırmıklama yöntemi ile ölü yüzeylerin temizlenmesi ve havalandırma yapılmasıdır.
- Bitki dipleri çapalanmalı ve kışın kapatılan bitki çanakları tekrardan açılmalıdır.
- İlkbahar bahçe bakımı esnasında bu aylarda yabani ot kontrolü düzenli şekilde yapılmalıdır. Yabani ot kontrolünde kimyasal yöntemlerin yanında mutlaka fiziksel yöntemlerin uygulaması da ihmal edilmemelidir.
CEM BOTANİC
2024
Ferah Yaşam Alanları Oluşturun
Yaşam alanlarınızda ferah bir konsept oluşturun. Evlerinizi ya da ofislerinizi aydınlatan, havalandıran, gün ışığı ve enerjisini iç mekâna taşıyan pencereler hem işlevsel hem de dekoratif olarak vazgeçilemez bir öğedir. Pencereler, binalar ile dış dünya arasındaki bağlantıyı sağlayan ya da iç mekânda yoğun iş temposundan bunaldığımızda nefes almamıza yardımcı olan alanlar yaratır. Pencereden gördüğünüz manzarada doğa ya da deniz olması kendinizi şanslı hissetmeniz için başlı başına yeterlidir. Fakat çeşitli mimari sebeplerden dolayı penceresiz odalar da bulunmaktadır. Bu alanların, pencerenin odaya kattığı artıların bir kısmını barındırması için çeşitli dekorasyon fikirlerinden yararlanabiliriz. Penceresiz bir odada zaman geçirmek ya da çalışmayı daha keyifli hale getirmenin ipuçlarını yazımızın devamında bulabilirsiniz.
Penceresiz bir odanın çözülmesi gereken en büyük sorunu aydınlatmadır. Doğal güneş ışığından mahrum kalan bu odalar için daha özenli bir aydınlatma sistemi planlanmalıdır. En önemli noktalardan biri ışığın eşit olarak doğal tonlarda odanın tüm köşelerine dağılmasıdır. Işığın eşit bir şekilde yayılması için tavanın her alanında bulunan spot ışıklar, her köşeden sarkan avizeler ya da her alanı kapsayan seyyar ışıklandırma destekleri olan abajur ve lambaderlerden yararlanmak ve odayı tek bir aydınlatma öğesi ile sınırlandırmamak uygulanması gereken adımlardır.
Işığı yansıtan ve çoğaltan, aynı zamanda yansıma ile alanı olduğundan büyük ve derin gösteren aynalar da, aydınlatma sonrasında başvurulacak ikinci çözüm noktasıdır. Yalnızca tek bir duvar değil, birden fazla alanda kullanılan aynalar ile oda çok yönlü şekilde derinleşecek ve ışık daha fazla yansıma ve kırılma alanı bulacaktır. Ayrıca, aynaların yerleştirildiği yerin çevresini de led ışıklarla aydınlatmak da odadaki aydınlığı arttıracak önemli bir hiledir. Bu noktada, seçeceğiniz aynaların çerçeveleri de kalın ve koyu renklerden oluşursa yaratılacak derinlik sınırlandırılmış olacaktır. Bu sebeple yuvarlak, oval ve köşesiz ya da kristal ayna ile çerçevelenmiş şekilde tasarlanmış ayna modelleri bu ışık geçişinin daha yumuşak bir şekilde gerçekleşmesini sağlayacaktır.
Renkler hem mobilyada, hem aksesuarlarda, hem de duvar boyasında olmak üzere odanın ışığını ve aydınlığını doğrudan etkileyen konulardan bir diğeridir. Penceresiz bir odanın aydınlık bir atmosfere sahip olması için ilk yapılması gereken şey koyu renklerden kaçmak, beyaz ve beyaza yakın açık renklerde duvar boyası, yer döşemeleri ve mobilyalar seçerek ferah bir ortam oluşturmaktır. Açık renk duvarlar ve mobilyalarınızı, renkli ve yansıma sağlayacak metalik yüzeyli aksesuarlar ile zenginleştirerek, odanızı sadece ferah değil aynı zamanda canlı ve enerji verici bir hava ile kuşatmış olabilirsiniz.
Penceresiz bir odada oluşturmaya çalıştığınız aydınlık ve ferah atmosferi destekleyecek bir diğer nokta da sade ve abartısız mobilyalar olacaktır. Odada yakalamaya çalıştığınız ferahlık aynı zamanda boş alanın fazlalığı ile doğru orantılı olduğu için çok fazla yer kaplayan gösterişli mobilyalar alanı daraltacak, açık renk bile olsa mekânı sıkıştıracaktır. Bu sebeple, basit formlarda tasarlanmış mobilyalar ve aksesuarlar göz yormayacak ve mekânı size daha büyük ve geniş gösterecektir.
Bir diğer çözüm önerisi de odada sahte bir pencere yaratmak. Maalesef bu pencere dış ortama açılmayacak ancak, penceresi olan bir odaya yapacağınız bir pencere ile o odanın ışık ve ferahlığından istifade etmiş olacaksınız. Bu iç pencere ile odada az da olsa açık bir alan ve dışarıyla bir bağlantı noktası oluşturarak, mekânın atmosferini tazeleyeceksiniz. Bu alanın çevresine aynı boyutta fon perdeler de asarak, pencere görünümünü desteklemiş olabilirsiniz.
Ofisinizi Evinize Taşıyın: Home Office İçin Harika Fikirler
Çalışma ortamının iyi bir şekilde dekore edilmesi ister evde olsun ister iş yerinde olsun çalışanların performanslarını arttırmada çok önemli bir roller oynmaktadır. Çalışanların üretkenliği üzerinde olumlu etki yapan her şey onların sağlık ve zindelikleri üzerinde de olumlu etkiler yapar. O sebepten ötürü sizlerle birlikte bir ofis tasarımı nasıl olmalı ve ofisinizi eve taşıyabilmenin kilit noktaları nelerdir, bunları konuşacağız.
Ofisi eve taşımanın gereklilikleri
Her sabah erkenden uyan, hazırlan, şehir trafiği eşliğinde işe ulaşmaya çabala, belirli bir saat aralığında çalış, işten çık ve evin yolunu tut. Ne kadarda uzun ve yorucu bir şey gibi duruyor öyle değil mi? İşte, tam da bu nedenle home ofis çalışma şekli gün geçtikçe pek çok çalışan ve işletme tarafından daha çok tercih ediliyor. Peki, home ofis ne anlama geliyor ve home ofis için evimizde ne gibi dekorasyonlar oluşturmamız gerekiyor?
Home ofisin (Home office) anlamı kısaca evden çalışma, yani çalışma hayatınızı eve taşımak anlamına gelmektedir. Genellikle yazılımcılar, tasarımcılar, mimarlar, metin yazarları gibi evden çalışmaya uygun meslekleri olanlar ofis ortamını eve taşıyabilir ve evden freelance olarak (herhangi bir iş yerine bağlı olmadan, serbest bir şekilde) çalışabilmektedirler. Boşu boşuna iş yerine kadar yürümek zorunda kalmaz ve evden mail veya ve benzeri sosyal medya hesapları üzerinden çalışmalarını sunarlar. Bu sebeple evde bir çalışma ortamının olması oldukça şart bir seçenek haline gelmektedir. Fakat kimi zaman bireyler bir home office dekorasyonu için gerekli olan tasarımı bir araya getirmekte zorlanabiliyorlar. Bu sebeple bizde yardımcı olmak amacıyla bir home office tasarımı ve fikirleri hakkında olması gerekenlerin altını çizeceğiz.
Öncelikle kendi evinizde bir çalışma odası belirlemeniz eğer odanız yok ise bir çalışma alanı belirlemelisiniz. Çalışma odası için ayırabileceğiniz hali hazırda kullanabileceğiniz bir odanız zaten varsa bu mükemmel bir haber. Tabii çalışma odası olarak kullanabileceğiniz bir alan yoksa bu da sorun değil. Çünkü evinizin oturma odası, yatak odası gibi noktalarında da kendinize çalışmak için uygun bir alan yaratabilmeniz oldukça mümkün. Burada önemli olan, çalışma alanı dekorasyon fikirlerini ve diğer önerilerimizi dikkate alıp bu doğrultuda bir uygulamayı hayata geçirmek.
Öncelikle gösterişten uzak durmalısınız. Aksi takdirde bu sizin çalışmanıza engel olacak ve dikkatinizi başka uğraşlar üzerine çekecektir. Bu nedenle mobilya ve dekoratif ürün kullanımında abartıdan kaçınmamızda fayda vardır. Çalışma masanız ve koltuk seçiminizde dikkat etmeniz gereken şey konforlu olmasıdır. Üzerinde belki de saatler harcayacağınız bu mobilyaların rahat olması oldukça önemli. Daha sonra eşyalarınızı, kitaplarınızı daha düzenli tutabileceğiniz ve karışıklıktan uzak tutacak bir kitaplık edinmelisiniz. Bu sayede aradığınız bir evrak veya dosyayı kolaylıkla bulabilecek aramak zorunda kalmayacaksınız.
Çalışma alanınızın olabildiğince sade olması gerekmektedir. Bu nedenle yukarıda bahsettiğimiz üzere hem tercih edeceğiniz mobilyalarda hem de dekoratif ürünlerde olabildiğince sade tasarımlara sahip ve özellikle yeterli sayıda ürün almalısınız. Bu sayede dikkatinizi başka yöne çekecek herhangi bir kargaşadan uzak kalmış olacaksınız. Çünkü kalabalık bir oda, alanın dağınık olduğu algısını yaratabilir ve dikkatinizi toplamak konusunda önünüzde engel oluşturabilir.
Bir diğer konu ise evinizde bir ofis tasarımı oluşturuken olabildiğince renkler ve aydınlatmaların kullanımına özen gösterin. Renklerin oluşturabileceği etkilere güvenin ve seçimlerinizi bu doğrultuda yapın. Aydınlatmalar ise çalışma verimiyle doğrudan ilgili bir konudur. Bu nedenle çalışma masanızı gün ışığı alabilecek bir noktaya yerleştirmeniz oldukça önemli. Akşam saatlerinde ise elbette tavan aydınlatmasından yararlanacağınız bir tasarıma yönelmelisiniz.
ASORTİE
Sohbet Seti ve Fiskos Takımı Arasındaki Fark Nedir?
Sohbet seti ve fiskos takımı arasındaki farklar nelerdir? Bir evdeki en önemli odalardan bir tanesi misafirlerimizi ağırladığımız odalardır. Çünkü herkes bilir ki evin en gözde köşesi her zaman misafir odaları olmuştur. Annelerimizin çocuklarını yaklaştırmadığı, kimi zaman kapısını kilitlediği ve anahtarını sakladığı bu odada ne olduğunu hep merak etmişizdir. Oysa bu kadar önemle sakladığı bu odada sadece bir koltuk takımı ve ortada sohbetin koyulaşmasına yardımcı olacak bir adet sohbet seti bulunmaktadır. Kimi zaman üstünde bir vazo içerisinde bulanan bir çiçek, kimi zaman annelerimizin dekorasyonda vazgeçemediği danteller bulunur. Ama bir gerçek vardır ki o da bu odalarda her zaman bir sohbetin döndüğüdür.
Geçmişten günümüze kadar gelen klasik fiskos takımı modelleri bireylerin vazgeçilmez seçeneklerinden biri olmuştur her zaman. Genellikle klasik tarzın içinde görülen fiskos takımları bugün artık daha çok tercih edilen modern dekorasyonlara da uyum sağlayacak şekilde dizayn edilen mobilyalarla oluşturulabilir bir hale gelmiştir. Ayrıca modern tarzlı salonunuzun içinde klasik bir köşe olarak da tasarlanarak evinize eklektik ve sıra dışı bir dokunuş bile katabilirsiniz. Birbirinden farklı *klasik fiskos çeşitleri* ile evinize uyum sağlayacak seçeneği bulmanız oldukça kolay.
Klasik Fiskos – Sohbet Takımları
Peki ya sizce klasik fiskos modelleri ve şık sohbet takımları arasındaki farklar nelerdir? Gelin birlikte inceleyelim. Fiskos dediğimiz mobilyaların pek çok kullanım alanları bulunabilir. Bazen pencere önünde keyifli bir kahve molası vermek için, bazen ise kitap okuduğunuz bi kitaplığın yanında destek olarak, kimi zaman ise boş kalan köşelerimizi üzerine bir vazo olarak değerlendirebileceğimiz mobilyalar Klasik fiskos takımları olmuştur. Yanında bir veya iki sandalye ile süslenebilen bu mobilyalar günümüzün gözde mobilyalarından bir tanesidir.
Klasik sohbet setleri ise daha büyük ebatları sebebiyle genellikle mini koltuk da dediğimiz tekli koltuklar ve bir uzun koltuk ile kombinlenir. Daha çok misafirlerimizin ağırladğımız ortamlarda bulunur. Üzerine belli aksesuarlar konulabilir ve ikram edilen yiyecek içecekler için bir masa görevi görebilir. Oldukça hoş sohbetlerin dönebileceği bu ambiyansın mobilyasına verilen isim de buradan gelmektedir. Lüks sohbet takımları ile sizde evinizde misafirlerinizi gönül rahatlığıyla ağırlayabileceğiniz tasarımlara sahip olabilirsiniz.
Fiskos Kullanımında Önerebileceğimiz Hoş Birkaç Tasarım
Yukarıda anlatmış olduğumuz gibi fiskos takımlarının pek çok kullanım alanları olabilir. Bunu nasıl değerlendireceğiniz ise tamamen sizin zevkinize kalmış. Ama biz yine de işinize yarayabilecek birkaç fikir ile yardımcı olabileceğimizi düşündük.
Boğaza karşı veya izlemesi büyüleyici bir manzaranız olduğunu düşünün. Bunu en iyi şekilde nasıl değerlendirirsiniz. Biz söyleyelim. Pencere dibine bir fiskos ve yer kaplamayan bir veya iki tekli koltuk ile değerlendirebilirsiniz. Bu sayede kahvenizi elinize alacak tek başınıza veya arkadaşınızla güzel bir manzara eşliğinde kahvenizi yudumlamanın tadına varacaksınız.
Günümüzde bir çok evde kitaplarımızı arşivlediğimiz kitaplıklarımız bulunur. Peki ya dibine bir fiskos ve bir tekli koltuk kombini yaparak kitaplığınıza yakın bulunmak ve çayınızı yudumlayarak kitap okumanın keyfini tadmak istemez misiniz? Oldukça estetik ve hoş bir tasarıma kavuşmuş olmanın yanında kitabınızı ve çayınızı yerleştirebileceğiniz fiskos size destek olacaktır.
Bunun yanında fiskos masaların ana görevi sohbetlere sehpa görevi üstlenmek olsa da bazen salonlarda oluşturduğumuz tek kişilik dinlenme alanları olarakta görev alabilirler. Bahsettiğimiz gibi eğer bir kitap kurduysanız mutlaka evde konforlu ve sakin bir kitap okuma köşeniz olmalı ve bu köşeye mutlaka bir fiskos masası eşlik etmeli ki bir yandan da kahvenizi yudumlayabilmelisiniz.
Çok Raflı TV Ünitelerinin Yararları
Televizyon üniteleri lüks yaşam alanlarında tercih edilen önemli mobilyaların başında gelmektedir. Dekorasyon tamamlayıcısı olarak kullanılırken işlevselliği ile de kullanıcısını sevindiren bir yapıda tasarlanmaktadır. TV üniteleri genellikle farklı model ve çeşitte üretilmekte olup hemen hemen der dekorasyona uyum sağlayacak model de bulunmaktadır. Bu tv ünitelerinin en çok tercih edilen modellerinden olan çok raflı tv üniteleri ise şık bir konsept oluştururken bu mobilyayı kullanan ev fertlerinin ise elini kolaylaştıran bir yapıda gelmektedir. Çok raflı tv üniteleri birden farklı amaçla kullanılabilmektedir. Rafları sayesinde çok işlevli bir kullanım sunması ile tek mobilyada farklı işlevler elde edebilirsiniz. Bir televizyon ünitesinin tek amacı sadece televizyonu taşıması ya da ona çerçeve olmak değil aynı zamanda dekorasyonunuza da katkıda bulunması gerekmektedir. Ancak çok raflı televizyon üniteleri bu yararlara ek olarak yer ve alan açısından da katkı sağlamaktadır. Çok raflı tv ünitelerinin raflarında kitap, aksesuar ürünleri, günlük kullanılan eşyalar, ödüller ya da çiçekler gibi eşyaları sergileyebilir ya da kullanabilirsiniz.
Çok Raflar ile Kitaplık
Çok raflı tv ünitelerini yaşam alanlarınızda kitaplık olarak ta kullanabilirsiniz. Televizyonu barındırmasına ek olarak kitap okuyan kullanıcıların güzel ve şık bir kütüphane oluşturmasını da sağlamaktadır. Ayrıca bir taş ile iki kuş vurmak tabirinin de içini dolduran karakteri ile en çok tercih edilen modellerin başında gelmektedir. Hem televizyonunuzu hemde kitaplığınızı aynı mobilyada kullanarak yaşam alanlarınızda ufak bir kültür köşesi oluşturabilirsiniz. Ayrıca sizler için önemli olan kitaplarınız aynı zamanda dekorasyonunuzun bir parçası olarak daha da işlevsel kullanılabilmektedir. Raflı yapısı ile kitaplarınızı sergilemenizi ve bu alanda barındırmanızı sağlayan bu mobilyalar, kitaplarınızın gözünüzün önüne olmasını sağlayarak, kitap okumanızı teşvik etmektedir.
TV Ünitesi Ya da Vitrin
Dekorasyona ve kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak çok raflı lüks televizyon ünitelerinizi aksesuarlarınızı sergileyeceğiniz bir vitrine de dönüştürebilirsiniz. Yaşam alanlarınızda ödüllerinizi, değerli eşyalarınızı ve aksesuarlarınızı sergilemenizi sağlayan bir alan oluşturarak manevi olarak değeri yüksek eşyalarınızı gözünüzün önünde olmasını sağlarken dekorasyonunuza katkıda bulunabilirsiniz.
Kariyerinizdeki başarılar ya da kazandığınız yarışmalar ile elde ettiğiniz ödüllerinizi salonlarınızda göz önünde sergilemenizi sağlayan raflı televizyon üniteleri aynı zamanda iki mobilyayı bir arada kullanmanızı sağlayacaktır.
Sade Yaşam Alanlarına Hareket Katın
Lüks ancak daha sade dekore edilmiş yaşam alanlarında ufakta olsa bir hareket getirmek için dekorasyon tamamlayıcı mobilyaların başında gelen tv ünitesi mobilyalarını tercih edebilirsiniz. Bu aşamada seçeceğinin modellerin başında gelen çok raflı tv ünitesi modelleri, salonunuzda ilgi odağı olmaya yetecek ve istediğiniz bu hareketi oluşturmaya yetecektir. Raflarında kitaplarınızdan ödüllerinize ve aksesuarlarınıza kadar çeşit çeşit eşyaları kullanma imkanına sahip olabilirsiniz. Ne kadar çok raf o kadar çok yarar sağlayan mobilya demektir. Raflı mobilyalar işlevselliği ile kullanıcısını memnun etmektedir.
Günümüzde ileri teknikler ve teknolojilerin ilerlemesi ile birlikte eşya ve mobilyalardan tek işlev beklemek tarihte kalmıştır. Artık çok işlevli mobilyalar daha çok tercih edilmekte ve üretilmektedir. Çok raflı tv üniteleri de bu sınıfın içerisine girmektedir. Hem televizyon ünitesi işlevi ile televizyonu koymak, hem tasarımı ve şıklığı ile aksesuar görevi görmesi, hemde raflı yapıları ile eşyalarınızı sergileyeceğiniz ya da saklayacağınız önemli alanlar sağlamaktadır.
ASORTİE
Açık Renkli Mobilyaların Pedagojik Gelişim Üzerindeki Etkileri
Klasik genç odası tasarımları ve genç odası mobilyaları söz konusu olduğunda, tüm mobilyalar ve dekorasyon fikirleri arasından sıyrılarak çok daha önemli hale geliyor. Çünkü söz konusu olan genç odası mobilyaları ise dekorasyonda dikkat etmemiz gereken en önemli ayrıntı, burada kullandığımız mobilya ve aksesuarların fiziksel, psikolojik ve pedagojik etkileri oluyor.
Renk Seçimi Pedagojik Gelişimi Doğrudan Etkiliyor
Renklerin insanlar üzerindeki psikolojik etkileri kanıtlanmış bilimsel gerçeklere işaret eder. Bu durum söz konusu etkilerin ne olduğu ve nasıl yönlendirilmesi gerektiğine ilişkin dikkatli olmamızı gerekli kılıyor.
Renkler, psikolojik gelişimin yanında fizyolojik gelişim üzerinde de etken durumdalar. Vücut fonksiyonlarımız, beyin gelişimi ve yaratıcılığımız, iş ve çalışma verimliliğimiz ile öğrenmeye duyduğumuz isteğimiz gibi pek çok değişken renklerin çeşitli etkileriyle şekilleniyor.
Renkler ayrıca duygulanımımızı da yönlendiriyorlar. Renkler bizleri sakinleştirip dingin bir ruh haline girmemize neden olabilecekleri gibi öfkelenmemize de neden olabilirler. Sakinliğimizin en etkili anahtarı olup, ilham kaynağına da dönüşebilirler. Üzerimizde endişe halinin ya da huzura dayalı hislerin belirmesine de olanak sağlayabilirler.
Bütün bu saydığımız ruh halleri ve değişken etkenler renklerin etkisiyle keskinleşiyor. Ve söz konusu gençler olunca bir etkilerin doğru biçimde yönlendirilmesi her zamankinden daha fazla önem kazanıyor. Çünkü bir insanın kişiliği genç yaşlarında geçirdiği sağlıklı fizyolojik ve psikolojik, pedagojik süreçlerin belirleyiciliğinde oluşup sağlamlaşıyor. Bu nedenle de özellikle genç odası mobilyaları belirlenirken renklere ayrıca dikkat etmemiz gerekiyor. Renk seçimi pedagojik gelişimi doğrudan etkiliyor.
Açık Renkler Pedagojik Gelişime Katkı Sağlıyor
Bilindiği üzere renkler, ışığın gözümüzün retinasına değişik biçimlerde ulaşmasıyla ortaya çıkıp ayırt edilir. Dolayısıyla burada meydana gelen bir enerjiden rahatlıkla bahsedilebilir. Kimi renkler keskinlikleriyle görür görmez göze çarparken kimileri daha az belirgindir. Bu noktada ise koyu ve açık renkler arasındaki farklar belirginleşir.
Kırmızı yoğun yapısı nedeniyle dalga boyu en yüksek renk olduğundan göze çarpan ilk renktir. Yoğun olarak bu rengin bulunduğu bir ortamdaysanız gözünüz çabucak yorulabilir. Aynı zamanda kırmızı insanın enerjik hissetmesine neden olur. Bu tek başına iyi bir şey gibi gözükse de, klasik genç odası tasarımları içerisinde yoğun olarak tercih edilirse sürekli enerji verdiğinden yorucu ve gerginlik yaratıcı bir konum kazanabilir. Aslına bakarsanız bu durum tüm çarpıcı neon renkler için geçerli. Yoğun ve koyu renkler nedeniyle fazla uyarana maruz kalan bünyelerde, kaslarda gerilme, huzursuzluk, uykusuzluk, aşırı tepkisel davranışlar, konsantrasyon bozukluğu ve sinir hali oluşabilir. Bu nedenle de özellikle açık renkli genç odaları tercih edilmelidir. Çünkü açık renkli genç odaları pedagojik gelişime olumlu katkı sağlar.
Açık Renkler Dengeli Bir Ruh Haline Sahip Olmanızı Sağlar
Klasik genç odası çeşitleri her geçen gün artıyor. Her an yeni bir model ve tasarım gençlerin benisine sunuluyor. Bu da çoğunlukla tercih edilebilir olanlar arasından seçim yapma şansımızı yükseltse de kimi zaman çokluklar içinde kaybolmamıza neden oluyor.
Buna bir de renk seçiminin zaruri etkilerini eklersek karar vermek zorlaşıyor.
İdeal olan, açık renkli genç odaları kurmaya özen göstermek. Pedagojik gelişime pozitif katkı sağlayan genç odası mobilyaları tercih etmek.
Açık renkler yoğun uyarıya maruz kalmamıza engel olurlar. Böylece yaşadığımız her duyguyu dengeli biçimde hissetmemizi sağlarlar. Aynı zamanda gözü yormaktan uzak olduklarından beynimizin olumsuz fiziksel etkenlerden etkilenmesinin de önüne geçmiş olurlar. Her rengin bir anlamı olduğunu da renklerin psikolojik ve pedagojik etkileriyle birlikte hatırlarsak, karşımızda duran tabloyu biraz daha net hale getirebiliriz.
Sarı bilgeliği temsil edip ferahlık hisse verdiğinden açık tonlarıyla tercih edilebilir renkler arasında liste başı durumundadır. Klasik genç odası tasarımları arasında en çok tercih edilen renklerden açık mavi ise rahat bir uyku süresi geçirilmesine yardımcı olacaktır. Renklerin anlamlarını biliyorsanız biraz daha hızlı yol alabilirsiniz. Ama aklınızdan çıkarmamanız gereken yegane şey; açık renklerin her zaman daha pozitif ve dengeli etkileri olacağıdır.
Lüks Banyolar İçin Klasik Mobilya Önerileri
Lüks ve kendine has tasarımlara sahip evlerin her odası ayrı bir özenle hazırlanır. Lüks evler için dizayn edilen banyoların da tıpkı diğer odaların dizaynı kadar özenli ve titizlikle hazırlanması gerekir. Klasik tarza sahip olan banyoların tasarımları daha zordur. Bu nedenle seçilecek olan tüm mobilya ve diğer malzemelerin büyük bir özenle hazırlanması gerekir. Burada seçilen tüm ürünler kaliteli ve özel çizgilere sahip olmasında fayda vardır. Özellikle mobilya seçimi hep bir adım daha önde olmalıdır. Uzun kullanım ömrü ve hoş görünüme sahip olan klasik banyo mobilyaları, renkleri ile de her zaman modern ve klasik yapıların ulaşabileceği en son noktaya ulaşmalıdır. Kaliteden ödün vermeden hazırlanan ve tercih edilen bu mobilyalar nem ve rutubet karşısında etkilenmemeli her zaman kendi has rengini koruyabilmelidir. Yine dolap ve diğer mobilyaların üzerinde yer alan aynalar kararmamalı ve kolay temizlenebilmelidir.
Mükemmel Tasarıma Sahip Lüks Banyo Mobilyaları
Lüks banyo mobilyaları, sadece tasarım olarak değil kalite olarak ta hep bir adım önde olmalıdır. Bu alanlarda gol işlemeli mobilyaları tercih edebilirsiniz. Yine klasik ve modern yapıların da beraber harmanlanmasında fayda vardır. Banyolarda kullanılabilecek en güzel ve sağlam malzemelerden bir tanesi de mermerlerdir. Doğru mermer seçimi ile her zaman banyonuzu en üst seviyeye çıkarabilirsiniz. Yine mermer renge ve desenlerine uygun mobilya seçmeniz de önemlidir. Özellikle dolap seçimleriniz banyonun diğer aksesuarlarına tam uyum sağlamalıdır. Eğer klasik tarzınızı banyonuza da taşımak istiyorsanız rüstik modelleri tercih edebilirsiniz. 1800’lü yılların esintisini ve ihtişamını yansıtmanız da banyonuza verdiğiniz önemi bir kat daha artırabilir.
Klasik banyo tasarımlarında kullanılan mobilyalar düz ve pürüzsüz bir yapıya sahip olmalıdır.
Her mobilya gibi banyo mobilyaları da diğer banyo aksesuarlarına uyum sağlamalıdır.
Banyo tasarımlarında kullanılan klasik mobilyalar üzerinde buhar ve nem gibi unsurları barındırmamalı ve uzun yıllar kullanılabilmelidir.
Klasik tarzda olan banyo mobilyaları üzerine yaldızlı desenlere ve el işçiliği desenlere sahip olmalıdır.
Eğer klasik mobilyaları banyonuza taşımak istiyorsanız muhakkak burada beyaz ya da fil dişi renklerini tercih etmeniz gerekir. Eğer beyaz ve açık renkli mobilyaları kullanmayı sevmiyorsanız üzerine pastel tonlardan ya da parlak tonlardan renkleri kullanabilirsiniz. Klasik banyo mobilyalarında sadece mobilyanın rengine ve kalitesine değil aynı zamanda da mobilyanın kesim tarzına da dikkat etmelisiniz. Oval ve oyuntuları olan mobilyalar her zaman asil bir görünüme sahip olacağı için özellikle oymalı modellere banyonuzda yer vermeniz gerekir. Banyo mobilyalarında ahşabın ihtişamını büyük ve işlemleri aynalara da rahatlıkla taşıyabilirsiniz. Böylece daha asil bir tasarıma imza atmış olursunuz.
Lüks Banyo Dekorasyonu Nasıl Yapılır?
Lüks banyo dekorasyonu, için ilk etapta doğru banyo kaplamasını bulmanız gerekir. Burada çini işlemeli fayanslar tercih edilebileceği gibi siyah mermerler de tercih edilebilir. Lüks tasarımlarda kullanılan işlemler banyoda da yerini almalıdır. Özellikle taşlı ya da işlemeli kolları olan mobilyaların seçimi her zaman daha doğru olur. Lüks banyo tasarımı, sadece bunlarla da sınırlı değildir. Banyoda kullanılan aydınlatma ve diğer detaylara da özen gösterilmelidir. Eğer farklı bir aydınlatma istiyorsanız köşe aydınlatmalarını tercih edebilirsiniz. Lüks banyo dolapları da tasarımın bir diğer önemli yanıdır. Banyo dolaplarındaki görsellik tamamen ev sahiplerinin tarzına göre seçilmelidir. Fakat dış yüzeyi kaliteli ve kullanışlı olan banyo dolapları her zaman ihtişamı artıran en önemli detaylar arasında yer alır.
ASORTİ
Konsol ve Vitrinlerin Yemek Odası Takımlarındaki Önemi
Konsol ve vitrinler, yemek odası için büyük önem taşımaktadır. Bu mobilyaların yemek odası takımı seçerken dikkatlice incelenmesi ve uyumlu olanların tercih edilmesi gerekir. Günümüzde farklı model ve renklerde birçok konsol ve vitrin bulunmaktadır. Bu ürünleri satın alırken hem işlevlerine hem de tasarımlarına bakmak, doğru bir tercih yapmanızı sağlayacaktır. Özellikle yemek odası için bu konu çok önemlidir. Çünkü işlevsel olmayan konsol ve vitrinler, odada sadece kalabalık yapacak, işinize de yaramayacaktır. Şimdi sıra sıra konsol ve vitrin seçimlerinde nelere dikkat etmemiz gerektiğine bir göz atalım.
Konsol, uzun yıllar boyunca salon ve yemek odalarında kullandığımız hem işlevsel hem de dekorasyon amaçlı bir üründür. Konsol tasarımları günümüzde farklı birçok akımdan etkilenerek değişiklik göstermektedir. Geçmişte konsollar daha hantalken günümüzde daha minimal ve işlevsel olanlar ön plana çıkmaktadır. Peki konsol modelleri yemek odasına ne gibi katkılar sunar?
- Konsol modelleri yemek odalarında, yemek takımlarını güvenli ve hijyenik bir biçimde saklamayı sağlar.
- Konsollar, yemek odasına hoş bir görüntü sağlar.
- Bununla beraber küçük yemek odalarında duvara dayalı konsollar aynayla beraber kullanılırsa, odanın daha büyük ve ferah durmasını sağlar.
- Konsol çeşitleri, yemek odalarının daha tasarruflu kullanılmasına da katkı sunar.
Yemek odasına konsol seçerken, doğru boyutu belirlemek çok önemlidir. Bu konsolun bulunduğu mekanı boğmamasını sağlayacaktır. Bu nedenle alacağınız konsolu öncelikle nasıl bir alanda kullanacağınızı ve ne amaçla kullanacağınızı belirlemeniz gerekir. Bu sayede doğru boyutlarda bir ürün seçebilirsiniz. İkinci olarak da konsolu eğer yemek odası takımından ayrı olarak alacaksanız mutlaka yemek odasına uyumlu renk, desen ve modelde seçmelisiniz. Konsol seçimi sırasında en son olarak da işlevselliğine dikkat etmenizi öneriyoruz. Yani yemek takımlarınızı güvenilir bir biçimde saklayacağınız konsol uzun yıllar işinizi görecektir.
Vitrin Seçimi Nasıl Yapılmalı?
Yemek odası mobilyaları denildiği zaman akla ilk gelenlerden birisi de vitrinlerdir. Vitrin seçimi de mutlaka yemek odasına uygun bir biçimde yapılmalıdır. Vitrin bir yemek odasının estetiğini ve duruşunu belirleyen en önemli mobilyalardan birisidir. Günümüzde yüzlerce vitrin arasından birini seçmek tabi ki zordur. Bu nedenle size vitrin seçerken nelere dikkat etmeniz gerektiğinden bahsedeceğiz.
- Vitrin seçerken eğer vitrini yemek odası takımından ayrı alacaksanız mutlaka evinizin ve yemek odanızın tasarıma uygun bir parça satın almalısınız.
- Her büyük ürün iyi değildir. Vitrininizi illa büyük olanlardan tercih etmek zorunda değilsiniz. Eğer küçük bir yemek odanız varsa, büyük vitrin odayı boğacaktır. Bu nedenle küçük olanları tercih etmenizde fayda var.
- Geniş yemek odaları büyük vitrin modelleri için idealdir. Böyle bir durumda odanın boyutuna uygun vitrini tercih edebilirsiniz.
- Vitrinde sergileyeceğiniz eşyalarınıza göre bir vitrin seçimi yapmanız sizin için ideal olacaktır.
Vitrin modelleri, küçük yemek odalarına depolama ve düzen ihtiyacı konusunda yardımcı olmaktadır. Özellikle yemek takımlarınızı seçeceğiniz bu vitrinlerde sergileyebilir, aynı zamanda depolama da yapmış olursunuz. Konsollar ve vitrinler, bir yemek odasının en önemli eşyalarından birisidir. Yemek odası mobilyaları denildiği zaman akla ilk gelen bu ürünler, mutlaka sağlam, tasarım anlamında gösterişli ve işlevsel olmalıdır. Bu üç maddeyi dikkate alarak satın alacağınız mobilyalar, işinizi görecek ve uzun yıllar kolaylıkla sıkıntı yaşamadan kullanmanızı sağlayacaktır.
ASORTİ
Antre Dekorasyon Önerilerimizi Keşfedin
Antreler, yaşam alanlarımızın giriş, karşılama ve geçiş bölümleri olduğundan şık bir antre dekorasyonu yapmak her zaman önemli olmuştur. Evlerin bu ilk izlenim oluşturma kısımları “etkili bir ilk intiba” yaratabilmek adına özenle dekore edilmek istenmektedir.
Bir taraftan da maalesef antre dekorasyonu, antrelerin oturma odaları ya da salonlar gibi içinde durup vakit geçirdiğimiz kısımlar olmaması nedeni ile kimi zaman ihmal edilmektedir. Bu durum belirgin bir yanlışlığa işaret etmesinin yanı sıra, antrede yapılan dekorasyon uygulamalarının evimizin bütün stiline ilişkin fikir veriyor olması gibi önemli bir detayın da göz ardı edildiğini gösterir. Bu da bir başka yanlışlık olarak, dekorasyon noktasında yapılacak daha büyük hatalara zemin oluşturabilir. Bu durumu önlemek için, farklı dekorasyon biçimlerinin, farklı zevk ve beğenilere hitap etmek üzere ortaya koyduğu antre dekorasyon fikirleri ile beslenerek çarpıcı dizaynlar oluşturulabilir.
Antre dekorasyon fikirleri ile dikkat çeken şık antre dekorasyonu uygulamalarını keşfetmeden önce, antrelerin evin çok sık kullanılan bölümleri kadar dekorasyona değer olduğunu hatırlayın! Ayrıca yaşam alanlarının giriş, geçiş ve karşılama alanının antreler olması nedeniyle bu kısmın çok daha etkili dizayn edilmesi gerektiğini unutmayın! Bu iki temel durumu kabul ederek keşfe başlarsanız, yapacağınız dekorasyonunun gücüne şimdiden güç katmış olacaksınız!
Pormantolu Antreler
Antre deyince akıllara hemen portmantolar geliyor. PorTmantolar, antre dekorasyonu için son derece özel ve önemli tasarımlar. Çünkü bir yandan evin dekoratif duruşuna estetik bir değer kazandırıyorlar, diğer taraftan fonksiyonel alanlar oluşmasını sağlıyorlar. Paltolardan atkılara, şapkalardan şemsiyelere kadar farklı ürünleri hepimizin bir sonraki kullanımına dek muhafaza ediyorlar. Kimi tasarımlar üzerlerinde yer alan aynalarla özellikle dar antrelerin ferah görünmesine katkıda bulunuyor. Kimileri ise ayakkabılık olarak kullanılabilen bölmeleri ile işlevsel çözümler getiriyor.
Dresuarlı Antreler
Dresuarlar, evlerin hemen her bölümünde rahatlıkla kullanılabilir olsalar da, antrelerin vazgeçilmezleri arasında boy gösteriyorlar. Zarif duruşları, estetik katkıları ve fütüristik tasarımlarla hayat bulan yapıları ile dresuarlar antreleri karakteristik mekanlara dönüştürüyor. Ayrıca dresuarlar üzerlerinde yahut yanlarında pek çok aksesuara da yer açıyor. Farklı ürünlerle bir arada olduğunda uyum gösterebiliyor.
Berjerli Antreler
Antre dekorasyon fikirleri her şeyden evvel antrenizin ölçülerini göz önünde bulundurmanızı tavsiye ediyor. Ve eğer antrenizin genişliği, buraya bir berjer sığdırabilmenize olanak veriyorsa, mutlaka bu berjeri edinin! Sıcak bir karşılama yapmak yahut eve yorgun argın girdiğiniz ilk anda oturum dinlenmek ve üzerinizdeki ağırlıklardan kurtulmanız için berjerler işlevsel ürünler!
Antrenizde berjer yerleştirebilecek kadar geniş bir alana sahip değilseniz, üzülmeyin! Antre dekorasyonu yapabilmeniz için benchlerin yardımınıza koşabileceğini unutmayın. Dekoratif yapıları ve berjerlere göre daha küçük ölçülerde üretilebilmeleri nedeniyle benchler de antreleri rahatlıkla süsleyebilirler. Ayrıca aynı işlevsel katkıları ve yüksek dekoratif değerleri puf kullanarak da elde edebilirsiniz. Tercih tamamen size kalmış! Berjerler, benchler ya da puflar! Hepsi sizin için değerli alternatifler!
Aynalar ve İç Mekan Bitkileri
Antre dekorasyon fikirleri evlerinin girişinde canlı, davetkar ve yüksek estetik değerlerin öne çıktığı bir atmosfer oluşturmak isteyenleri aynaların dünyasına yönlendiriyor. Çerçeveli ya da çerçevesiz aynalar, varaklar, oymalar ve işlemelerle birlikte etkili bir görünüme kavuşuyorlar.
Antre dekorasyonu için aynalar ferah aydınlık bir giriş bölümü oluşturmanın en kolay yolu olmalarının yanında, özellikle dekoratif aydınlatma ürünleri ve dekoratif vazolar üzerinde yükselen iç mekan bitkileri ile çarpıcı bir ahenk oluşturuyorlar. Tercihinizi boy aynalarından yana yaparsanız, bu aynanın yanına ya da iki yanına büyük vazolar yerleştirebilirsiniz. Böylece evinize girildiği andan itibaren dekorasyon kalitenizi hissettirirsiniz!
ASORTİE
MOBİLYA ALIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Mobilya alırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir diye düşünürken; kanepe alırken nelere dikkat etmeliyiz, en iyi sünger kaç dansite, koltuk alırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir, sert koltuk mu yumuşak koltuk mu, koltuk sünger çeşitleri, koltuk süngeri nasıl olmalı?
Mobilya alırken dikkat edilmesi gerekenler
- Hangi odada kullanacağınızı, mobilyanın fonksiyonunu ve boyutlarını belirleyin. Bu, size doğru mobilya seçiminde yardımcı olacaktır.
- Mobilyanın malzeme kalitesi, işçilik ve dayanıklılığı önemlidir. Kaliteli malzemelerden üretilen mobilyalar daha uzun ömürlü olacak ve daha iyi performans gösterecektir.
Ergonomiye dikkat edin: Oturma grupları veya yatak gibi mobilyaların ergonomik olması önemlidir. Konforlu bir kullanım için doğru yükseklik, destek ve rahatlık sunan bir mobilya tercih edin. - Mobilyanın evinizin dekorasyon tarzıyla uyumlu olmasına dikkat edin. Renk, desen ve tarz açısından evinizle bütünlük sağlayacak bir seçim yapın.
- Mobilyanın ölçüleri, mevcut alanınıza uygun olmalıdır. Ölçüleri önceden kontrol edin ve mobilyanın rahatça yerleştirilebileceği bir alanı olduğundan emin olun.
- Farklı mağazaları ve markaları araştırarak mobilyanın fiyatını karşılaştırın. Kalite, özellikler ve fiyat arasında bir denge bulmaya çalışın.
- Mobilya montajı, teslimat süresi, garanti ve müşteri hizmetleri gibi satın alma sonrası hizmetleri değerlendirin. İyi bir müşteri hizmeti sunan bir firma tercih edin.
- Mobilya hakkında yapılan kullanıcı yorumlarını ve incelemeleri okuyun. Bu, mobilyanın kalitesi, kullanımı ve müşteri memnuniyeti hakkında size fikir verebilir.
- Mobilya alırken, güvenilir ve tanınmış bir satıcıdan alışveriş yapmaya özen gösterin. Güvendiğiniz bir marka veya mağazadan alışveriş yapmak, daha olumlu bir deneyim sağlayabilir.
- Mobilya satın alma işleminden önce, ödeme koşullarını ve iade politikalarını dikkatlice okuyun. Garanti, iade süreci ve ödeme seçenekleri hakkında bilgi sahibi olun.
Huzur bulmak, sağlıklı kalmak, yaşanabilir bir hayat sürmek ve misafirlerimizi rahat ettirebilmek amacıyla evimizi çeşitli nitelikteki mobilyalarla donatırız. Mobilya alırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir diye düşünürken; kanepe alırken nelere dikkat etmeliyiz, en iyi sünger kaç dansite, koltuk alırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir, sert koltuk mu yumuşak koltuk mu, koltuk sünger çeşitleri, koltuk süngeri nasıl olmalı? gibi bir yığın soruya cevap veya çözümler ürettiğiniz zaman karar vermek daha kolay hale gelecektir.
Sadece duvarlardan ve inşaat bölümlerinden ibaret olmayan, bunlardan çok daha farklı anlamlar içeren evimizi; yuva yapan, huzur, sağlık, mutluluk ve sımsıcak bir atmosfer oluşturan unsurlardan biri de mobilyadır.
Uzun yıllar boyu yürüdüğümüz hayat yolculuğunda bize konfor, estetik ve kullanım kolaylığı ve rahatlığı sunmasını istediğimiz mobilyalardan yuvamıza tarz oluşturmasını, bizi rahat ettirmesini, gözümüze hoş görünmesini, misafirlerimizin de beğenisini kazanmasını isteriz. Mobilyadan o kadar çok beklentimiz var ki mobilya alırken dikkat edilmesi gerekenler için bir liste yapmak belki de yolumuzu kolaylaştıracaktır.
Kanepe alırken nelere dikkat etmeliyiz?
Mobilya alırken nelere dikkat etmeliyiz konusunda söyleneceklerle kanepe alırken nelere dikkat etmeliyiz için söylenecekler arasında çok büyük fark yoktur. Kanepede; kullanılacağı odanın biçimi, hacmi, tarzı, fonksiyonu ve sağlayacağı katkı biraz daha ön plana çıkmaktadır.
Kanepe genel olarak oturma odasında veya bulunduğu herhangi bir yerde günlük kullanımlar amacıyla satın alındığı için dayanıklılığı, ergonomisi, kumaşın kalınlığı, kalitesi, özellikle sağlam iskelet yapısı ve boyutları daha bir dikkat edilmesi gereken hal alıyor. Evde küçük çocukların ve patili dostların bile bulunması kanepe alırken nelere dikkat etmeliyiz konusunda önemli bir ayrıntıdır.
Koltuk takımı alırken dikkat edilmesi gerekenler
Bu listede dekorasyona uygun olması, fiyatının ve kullanım kolaylığı gibi fonksiyonlarına da dikkat etmek gerekir. Sert ve yumuşak koltuk arasındaki tercih kullanıcıların beklentileriyle ilgilidir.
Sert koltuk mu yumuşak koltuk mu?
Sert koltuk mu yumuşak koltuk mu ikileminde koltuk alırken 4 faktörü göz önünde bulundurmak gerekir. Öncelikle koltuğa şeklini verecek, dayanıklılık ve sağlamlık sağlayacak iskeleti, konfor ve rahatlık sunacak sünger yoğunluğu, kalitesi, estetiği ve bakımını en etkili boyuta taşıyacak kumaşı ve en nihayetinde kullanım kolaylığı ve fonksiyonlarıdır.
Sağlık açısından dayanıklı bir iskeleti kuşatan kas dokusu gibi koltuk için de sünger yoğunluğu ve kalitesi önemli bir tercih nedenidir. Yumuşak yataklar nedeniyle yaşanılan bel ve sırt rahatsızlıkları aynı şekilde yumuşak süngerli koltuklar için de geçerlidir.
Sert koltuk mu yumuşak koltuk mu sorusuna aradığınız cevapta sert koltuğun dayanıklılığını, yumuşak koltukların kısa ömürlü oluşlarını, yumuşak koltukların rahatlığını, 32-36 dansite sünger bilgisini aramak gerekir.
Rahatlık ve konfor sağlayan yumuşak koltuklar günün yorgunluğunu atmak, rahatlamak, uzanıp televizyon izlemek, keyifli birkaç saat geçirmek için idealdir. Buna karşılık dayanıksız, sürekli düzenlemek, kumaş ve sünger bozulmalarını da gidermek için ek çaba gerektirir.
Sert bir koltukta taş üstünde oturuyormuş gibi huzursuz olmaktansa birkaç saatlik rahatlık için gereken neyse yaparım düşüncesindeyseniz Sert koltuk mu yumuşak koltuk mu için cevabınız ve tercihiniz bellidir.
Aynı mobilya alırken dikkat edilmesi gerekenler sorusuna aradığımız cevaplar gibi öncelikle tarzınızı, koltuktan ne beklediğinizi, nasıl, nerede kullanacağınızı, sağlam, dayanıklı iskelet yapısını, boyutlarını ve ölçülerini, yay sistemini, sünger çeşitlerini, kalitesini, yoğunluğunu, kumaşının cinsini, rengini, minderini, kırlentini, yastığını, sertliğini ve yumuşaklığını belirlemeniz vereceğiniz kararın doğruluk derecesini artırır.
Dinlenmek, rahatlamak, konforlu bir zaman geçirmek için rahat, yumuşak, keskin hatlardan uzak, odayı doldurmayan, boş da göstermeyen, renk, boyut ve ölçüleriyle uyumlu; dayanıklı, kedi ve köpeğinizin zarar veremeyeceği, silinebilir, leke tutmayan, yönsüz, boncuklanma ve sürtünme direnci yüksek kumaşla giydirilmiş olması büyük avantajlar sağlar.
Sert koltuk mu yumuşak koltuk mu arayışının da bir karara bağlanması iyi olur. Kaliteli, minderi, kırlenti, yastığı ile çökme yapmayan sünger kaplanmış bir koltuk tercih edilebilir.
Koltuk sünger çeşitleri
Koltuğu ayakta tutan, konfor kazandıran bir faktördür. O zaman koltuk süngeri nasıl olmalı sorusuna cevap aramalıyız? Sünger; elastik dağılmayan, şeklini kolayca kaybetmeyen, vücudu saran, rahatlatan ve destekleyen bir malzemedir.
Yaygın olarak kullanılan koltuk sünger çeşitleri:
- HR Sünger: HR (yüksek dirençli) süngerler, uzun ömürlü ve dayanıklıdır. Yüksek yoğunluklu köpüklerden üretilir ve genellikle ortopedik destek sağlar. Koltuklarda sıkça tercih edilen bir seçenektir.
- PU Sünger: PU (poliüretan) süngerler, genellikle kaliteli ve konforlu bir oturma deneyimi sunar. Esneklikleri ve dayanıklılıklarıyla bilinirler. Koltuklarda yaygın olarak kullanılan bir diğer sünger türüdür.
- Yumuşak Sünger: Yumuşak süngerler, daha rahat bir oturma deneyimi sunmak için tasarlanmıştır. Genellikle ekstra yumuşaklık ve hafif bir his sağlarlar. Koltukların veya minderlerin doldurulmasında sıklıkla tercih edilirler.
- Lateks Sünger: Lateks süngerler, doğal veya sentetik lateks malzemelerinden yapılan bir sünger çeşididir. Esneklikleri ve dayanıklılıklarıyla bilinirler. Ayrıca anti-alerjik özelliklere sahiptirler ve toz akarlarını önleyebilirler.
- Silikonize Sünger: Silikonize süngerler, suya dayanıklı bir yüzeye sahip olan süngerlerdir. Bu özellikleri, koltukların suya veya nemli ortamlara maruz kalabileceği alanlarda tercih edilmelerini sağlar. Genellikle dış mekan mobilyalarında kullanılırlar.
- Memory Foam (Hafıza Süngeri): Memory foam, vücut sıcaklığıyla tepki veren bir sünger türüdür. Vücuda uyum sağlayarak basınca duyarlı hale gelir ve şeklini hatırlar. Bu sayede vücuda destek sağlar ve basıncı azaltır. Yaygın olarak yataklar ve koltuk minderlerinde kullanılır.
Koltuk süngeri nasıl olmalı
Süngerin kalitesi ise hammadde yoğunluğunu ifade eden dns yani dansitesi ile ölçülür. Yüksek dansite dayanıklı ve uzun ömürlü; düşük dansite; çöken, şekli ve kumaşı bozulan, konforunu kaybeden anlamını taşır.
Koltuk sünger çeşitleri de, 15 – 32 DNS arasındaki konvansiyonel yumuşak; 30-35 DNS arasında; HR ise elastikiyet, konfor ve sağlamlığı, rahatlığı, şeklini koruma yeteneği yüksek; soft da çok yumuşak, rahatlık amaçlı kullanılan sünger olarak sayılabilir.
32 DNS sünger nedir
32 DNS sünger, mobilya üretiminde sıkça kullanılan bir sünger türüdür. DNS, “Density Number System” (Yoğunluk Numarası Sistemi) kısaltmasıdır ve süngerin yoğunluğunu ifade eder. 32 dansite sunger, yoğunluğu 32 kilogram/metreküp olan bir sünger türünü temsil eder. Bu yoğunluk seviyesi, orta sertlikte bir sünger olduğunu gösterir. 32 DNS sünger, rahat bir oturma ve destek sağlamak için ideal bir seçenektir. Yüksek yoğunluğu sayesinde sünger, uzun süreli kullanımda bile şeklini koruyabilir.
30 dns sünger
30 DNS sünger, orta yumuşaklıkta bir mobilya süngeridir. Yoğunluğu 30 kilogram/metreküp olan bu sünger, konforlu bir oturma deneyimi sunar. Mobilya üretiminde koltuk, kanepe ve yatak gibi ürünlerde kullanılır.
28 dns sünger
28 DNS sünger, orta yumuşaklıkta kullanılan bir mobilya süngeridir. Yoğunluğu 28 kg/m³ olan bu sünger, koltuk, kanepe ve yatak gibi ürünlerde rahat bir oturma deneyimi sağlar. Mobilya üreticileri tarafından tercih edilen 28 DNS sünger, uzun ömürlü kullanım ve konforlu destek sunar.
Soft Sünger Nedir
Soft sünger, mobilya ve yataklarda kullanılan bir dolgu malzemesidir. Yumuşak ve esnektir, konforlu bir oturma veya yatma deneyimi sağlar. Yüksek yoğunluklu poliüretan köpükten yapılır ve vücuda destek verir. Hava geçirgenliği vardır ve uzun süre dayanıklıdır.
En iyi sünger kaç dansite
Böylece en iyi sünger kaç dansite sorusunun cevabı da kullanıcının beklentilerine göre belirlenecektir. Yumuşaklık, konfor, dayanıklılık, şekil koruma, uzun ömür gibi beklentiler en iyi sünger kaç dansite rakamını ortaya koyar.
Öncelikle; ne istediğimize, evimizde nasıl bir görünüm oluşturmayı planladığımıza, bizi yansıtacak, gönlümüzü aydınlatacak, ferahlık sunacak bir stile, tarza karar vermeliyiz.
Mobilya tek bir parçadan oluşmayıp, yemek odası, yatak odası, salon, oturma odası, mutfak, büfe, sehpa, koltuk takımları gibi parçaların oluşturduğu bir koalisyon olduğu için genel anlamda birbiriyle uzun ömürlü uyum sağlayacak, belli tarz ve modaya uygun olarak seçilmelidir.
Klasik ve modern başta olmak üzere çok çeşitli tarzları yansıtan mobilyaları zevkinize göre bir araya getirerek yuvanızın rengini, ahengini, ambiyansını oluşturursunuz. Mobilya seçiminde bir tarz belirlemek, tercih yapmakta boğulabileceğiniz alternatiflerin sayısını önemli miktarda azaltacak ve sizi rahatlatarak bir sonraki adım için daha kolay seçim yapmanızı sağlayacaktır. Bir sonraki adım ise şimdi yaşadığınız ve ilerde yaşama ihtimali olabilecek yaşam alanlarında mobilyaları kullanılacağınız alan, boyut ve ölçülerini dikkate almaktır.
Evleniyorsanız, yeni ev aldıysanız, başka bir eve taşınıyorsanız, kiracıysanız bu gibi durumlar çerçevesinde değişik mekanlarda yaşayabilirsiniz. En az gelecek 15 yılı düşünerek mobilyanın kullanılacağı yerin büyüklüğünün mobilya boyutlarıyla uyumlu olması gerektiğini unutmayın.
Mobilyayı kullanmayı düşündüğünüz alanın büyüklüğü ve boyutlarıyla mobilyanızın boyutları birbirine ters orantılı olmamalıdır. Küçük bir salona, yatak odasına geniş takımlar aldığınızda hayatınızı kendi ellerinizle zor hale getirmiş olursunuz. Değişen yaşam biçimlerini de dikkate alarak, günlük yaşanılan mekanın bile misafir odasının içinde yer aldığı, oturma odası-salon iç içeliği gibi dönüşümleri de göz önünde bulundurarak fonksiyonel ve estetik özellikli bir tercih yapmak akıllıca olur.
İşin içine matematik ve geometri bilgilerinizi de katarak; mobilyaların boyutlarına, kaplayacağı alanlara, boşluklara, kullanışına, ölçülerine dikkat ederek satın alma kararını vermek gerekir. Mobilyaları kullanmayı düşündüğünüz alanın yerleşim planını, geçiş alanlarını ve boşlukları, sabit mobilyaların yerlerini, pencere yanlarını çizin. Geçiş alanlarını, kapaklı parçaların açılmasını engellemeyecek payları hesaplayın.
Tarzınızı, stilinizi belirlediniz, aldığınız ölçü ve boyut bilgileriyle hangi parçayı nereye yerleştireceğinizi de kararlaştırdınız. Peki, mobilyanın yapıldığı malzeme, dayanıklılığı, sağlamlığı, ahşap mı, metal mi, kumaşları deri mi, kadife mi, nubuk mu olacağına karar vermek de çok önemli bir ayrıntıdır. Tarzınıza göre malzemenin özelliklerini tespit etmelisiniz. Mobilyanın; görüntüsünü, estetiğini, konforunu, uyumunu etkileyen faktör kumaşın; rengi, malzemesi, temizlenme özelliğidir. Günün trendlerinden bir donanım, modayı yansıtan bir kombin, çağdaş çizgiler keyfinize keyif katar. Boya, duvar kağıdı, parke gibi sabit ev donanımları mobilyanın renk ve desenleriyle, mobilya ve özellikleri birbirine destek olmalıdır.
Mobilyalarınız, tarzınıza, zevkinize uygun olsun ama mobilyalarınız; hayatınızı kolaylaştıracak, yuvanızı toparlayacak, düzene sokacak, başka ihtiyaçlar doğurmayacak nitelikte olmalıdır. Mobilyaların kendi fonksiyonlarının yanında ekstra donanımlara da sahip olması sağlanacak faydayı artırır. Yatak ve baza altı dolaplar, çekmecelerin düzen, saklama ve ferahlık sağlaması gibi aynaların da genişlik ve ferahlık hissi vermesi mobilyaların ek faydalarıdır. Dolap kapakları, sürgü ve çekme rayları, açma kapama düğmeleri, ayakları, kolları çalışır durumda ve sağlam olmalıdır.
Süngerin hacmi nasıl ölçülür
Dikdörtgen bir süngerin hacmini ölçmek için uzunluğunu, genişliğini ve yüksekliğini ölçün. Sonra bu üç değeri çarpın. Bu işlem sonucunda süngerin hacmini bulmuş olacaksınız.
TELETEKNİK HOME
180 Winter Garden SuNrOOm Design Ideas
Eğer koruyabileceğiniz özel bir odanız yada camlı bir bölmeniz yoksa bu işlemi Mart- Nisan ayına da erteleyebilirsiniz. Ve yine bu ay içinde toprağı beslemeyi unutmayalım. Bitkilerin gövde ve yapraklarını, gövdenin toprağa bağlandığı toprak çevresini, ilaçlamaya ve gerekli gübreleri vermeye özen gösterelim.
Hangi ayı hangi mevsimi yaşarsak yaşayalım, güzel ve huzurlu bir bahçeye sahip olmak bizim elimizde. Yeter ki hangi zamanda ne yapmamız gerektiğini doğru bilelim. Ben sizlere bu konuda ufak önerilerim ve bilgilerimle yardımcı olmaya çalışacağım her zaman. Nede olsa doğru bakım önemli bir detay. Bu aylar artık ellerimizin ceplerimizden bir türlü çıkmak istemediği soğuk havayı, fazlaca hissettiğimiz aylar. Bir çok insan gibi bende kış aylarını severek geçirmiyorum. Hastalıktan kurtulamadığımız gibi birde; baktıkça huzur bulduğum rengarenk çiçekler açan bahçem den geriye, kurumuş yaprakların döküldüğü, solan çiçeklerle kaplı, donmuş çimler kalıyor ve birde bahçemi koruyan bir kardan adam tabi ki. Eda. Ç
Ocak ayında çim alanlar üzerine dökülen yaprakları temizlemek gelecek sırada yine. Bu en soğuk günlerin yaşandığı ayda, saksılardaki bitkilerin az miktarda sulanmasına dikkat edelim. Soğukların biraz daha kendini az hissettirdiği Ege, Akdeniz gibi bölgelerde biraz daha fazla miktarda sulama yapılabilir. Gül ağaçlarını kontrol altında tutmakta fayda var. Erken bir tomurcuklanma sizi güzelliği ile aldatmasın, hemen budama yapılmalı.
Bu aylarda sık rastladığım sorunlardan biride, toprak yüzeyinde az sulama ve soğuk nedeni ile oluşan tabaka. Bu tabaka sık sık kırılıp yok edilmezse, çürümeye ve zararlıların yayılmasına yol açar. Bu ay içinde bir bahçe planı yaparak, bu yıl hangi sebze ve çiçekleri ekeceğimizi, bahçemizde yapmayı düşündüğümüz değişiklikleri gözden geçirebilirsiniz. Planlı yapılan işler daha az yorucu olur ve bahçemizde geçireceğimiz keyifli zamanları uzatır.
Bitkilerde soğuk zararı, sıcaklığın minimum gelişme derecesinin altına düşmesi ile başlar. Bitkinin yetişme sıcaklığını bilmek gerekir. Her bitkinin yetişme sıcaklığı farklıdır. Sıcaklık daha da düşerse ölüm görülür. Egzotik bitkilere sahipseniz soğuk stresinde zarar görme eşiklerinin de düşük olacağını bilmelisiniz. Ilık giden havalardan sonra görülen ani soğuk ve donlar en tehlikeli olanlardır. Bitki kendisini kışa hazırlamadan ani bir şok veya ölümle karşılaşır. Dokularda sıcaklığın donma derecesine düştüğü durumlarda, özellikle hücreler arası boşluklardaki suyun donması sonucu oluşan buz kristalleri, hücre duvarlarını parçalayarak hücrelerin mekanik olarak zarar görmesine yol açar. Bunun sonucunda, hücre öz suyun çekilir, aynı zamanda protoplazma pıhtılaşır. Bitki ölür.
Mevsimin özelliğine bağlı olarak soğuyan iklimden dolayı bitkilerin bir kısmının optimal büyüme hızları yavaşladığını ve hatta durgunluk dönemine girdiğini belirten yetkililer, “Bu duruma halk arasında bitkilerin uyuması denilir. Bu dönemde bitkide su iletimi vs. gibi durumlar olmayacağından bitkileri sulama, çim alanlar için biçim gibi bakım çalışmalarına ihtiyaç yoktur” diyerek yapılacak işleri şu şekilde sıralıyor: Bitkilerin kış gübrelemeleri, budanması, drenaj kontrolü ve kışlık ilaçlamalar, toprak işlemesi. Bahçe bakım işlerinde sağlıklı bitki gelişimi için budama en önemli çalışmalardan bir tanesidir. Gelişi güzel bitki budamaları bitkinin gelişimine geri dönüşü olmayacak zararlar verebilir. Bitki türüne göre büyümenin en az olduğu kış aylarında budama tercih edilmelidir. 2,5 cm üzerindeki budama yaralarında mutlaka koruyucu macun uygulaması yapılmalıdır. Koruyucu macun uygulaması yapılmaması bitkinin hastalanmasına sebep olacaktır.
Yaz aylarında bahçelerin ve yeşil alanların tadını çıkarıyorsanız ve kış aylarında bu keyfi devam ettirmek istiyorsanız yapmanız gereken evinizde veya dışında bir kış bahçesi tasarımı yapabilir, kış aylarının tadını yeşillikler içinde çıkarabilirsiniz. Kış bahçeleri; uygulaması kadar bakımı da özen isteyen, eve ferah ve farklı bir hava katan bahçeler olduğu gibi oturum alanları ile sizlere de yaşam alanına sahip olma imkanı sunan bahçelerdir. Kış bahçesini evinizin dışında veranda alanına yapmak istiyorsanız pratik kullanımı ve zarif tasarımı ile açılır ve kapanabilir özellikleri olan yarı açık bahçe modelini tercih edebilirsiniz.
Sıcak havalarda sürgü camı açarak doğanın ferah tadını çıkarabilirsiniz. Kış bahçelerinin büyüklüğü veya küçüklüğü önemli değildir. Önemli olan kullanılan bitkiler ve mobilyalardır. Bu modelde olduğu gibi küçük bir kış bahçesini işlevsel özelliklere sahip mobilya ve koltuklar ile dekore ettiğinizde ortaya şaheser bir sonuç çıkacaktır.
Kış bahçelerinde ilk dikkat edilmesi gereken nokta ısınmadır. Çünkü hem sıcak hem de doğallığı korumak gerekiyor. Bu tür mekanlarda camekan yapıldığında ısı kayıpları çok olacaktır. Bu nedenle yalıtıma önem verilmelidir. Tekli camlar kullandığınız zaman ısı kaybı yüksek olur. Bu sisteme uzantı olarak doğalgaz ya da farklı ısıtıcı sistemleri uygulayabilirsiniz. Özellikle infrared ısıtıcılar bu alanda tam performans göstermez bunun içinde doğalgaz ya da havalandırma sistemini kış bahçesine eklemek durumundasınız. Isıtmadan sonra ise dikkat edilmesi gereken nokta aydınlatma sistemleridir.
Kış bahçesi bahçe katında oturan ya da müstakil bir evde oturanlar için değerlendirilebilecek alternatiflerden bir tanesi, bu mekanı ister dinlenme amacıyla ister çalışma amacıyla isterseniz sera amacıyla kullanabilirsiniz. Her ne sebeple olursa olsun yapmadan önce ne amaçla kullanacağınıza mutlaka karar vermeniz gerekiyor. Karanızı verdikten sonra dikkat etmeniz gereken nokta evinizle de uyum içerisinde olmasıdır. Bunun içinde model belirlenirken bu yönde tercih yapmak önemlidir. Katlanır camlı bir tercih mi yoksa sabit bir doğramadan mı olsun istiyorsunuz. Yalıtıma önem veriyor musunuz ve Açılır kapanır pergola sistemleri olacak sabit cam mı olacak?
Mekanın tasarımına uygun olacak bir aydınlatma tercih edilmeli ve bunun içinde uzman bir destek almakta fayda olacaktır. Kış bahçesinde doğal aydınlatma önemlidir. Bunun için perde kullanmak pek tercih edilmez. Aydınlatma sistemi havadan mı olacak yoksa yerden mi? karar vermek gerekiyor. Zemin tercihinizi doğal taştan yana da kullanabilirsiniz seramikten de. Ahşap tercih edilenlerinde olduğunu biliyoruz ancak yalıtım güçlü değilse muhtemelen su sızdıracağı içinde bu çok uygun olmayabilecektir.
Bahçenizde çiçek ekimi için yeterli alan yoksa; değişik şekillerde budanmış bahçe çalılarını kullanabilirsiniz. Bahçe çalıları, doğal ortamınıza renkli bir görünüm kazandırır. İlkbahar hazırlığı, sonbahar mevsiminde başlar. Yazlık ve baharlık fideleri, sonbaharda ekmeniz gerekir. Çiçeklerinizin daha canlı ve renkli görünmesi için; düzenli olarak mineralli organik gübre kullanabilirsiniz. Çiçeklerinize zarar vermemesi için, bahçenizi ölü köklerden arındırın. Bahçenizi saran ölü kökler, toprağın nefes almasını engeller.
Yeterli bir alanınız varsa, bahçenizi sebze ve çiçek bölümü olarak ikiye ayırabilirsiniz. Sonbahar mevsiminde ise toprak yaz sıcaklığını korur. Eylül ve ekim aylarında gül, lale, nergis ve zambak gibi çiçek türlerini ekebilirsiniz. Ektiğiniz bitkileri, kış mevsimine kadar sulamaya devam edin. Böylelikle toprağın kış mevsiminde ihtiyaç duyacağını nemi sağlamış olursunuz.
İlkbahar hazırlığı, sonbahar mevsiminde başlar.
Bahçenizde yeni bitkilere yer vermek için toprağınızı bu mevsimde havalandırmanız gerekir. Bahçe toprağının daha verimli bir yapıya sahip olması için sistematik olarak toprağınızı gübreleyin. Yeni çiçekler için bahçenizde dikim alanları oluşturun. Sonbahar mevsiminde, kışlık fidelerinizi dikebilirsiniz.
Eğer terasınız küçük bir alan ise o zaman biraz daha işlevsel ve minimal mobilyalar ile çok daha konforlu bir alan hazırlayabilirsiniz. Bunun için konforlu sandalyeler ve minik bir masa küçük teras dekorasyonu için yeterli olacaktır. Ayrıca bitkiler ile de küçük terasınızı renklendirmeyi de ihmal etmemelisiniz. Özellikle küçük alanları dekore ederken her zaman göz alıcı bir görünüm kazandırmak için detaylara önem vermelisiniz. Şamdanlar, mumlar ve bitkiler ile çok daha romantik bir teras dizaynı yapabilirsiniz.
Büyük bir terasa sahip iseniz çok şanslısınız. Kocaman bir bahçe ve oturma alanı hazırlayabilirsiniz. Öncelikli olarak büyük teras dekorasyonu hazırlarken oturma alanınızı belirlemelisiniz. Bunun için ferah ancak güneşi direkt olarak almayacak bir bölümü tercih etmelisiniz.
Dinlendirici ve huzur veren bir yatak odası için öncelikle sade ve açık renkler tercih edilmelidir. Oda içinde yer alan tüm aksesuarlar ve detaylar bu kriterlere göre seçilmelidir. Kişisel olarak yatak odanızda yeşil bir bitki bulundurmak her açıdan size avantaj sağlayacaktır. Yatak odasında bitki kullanımı yaygın olarak tercih edilen bir yöntemdir. Yatak odası mimari yapısı veya dekorasyon türüne göre bitki çeşitliliği değişiklik gösterse de yeşil ve doğal bir dekorasyon yapmanıza katkı sağlar. Dekoratörler, iç mimarlar veya tasarımcılar yatak odası konsepti belirlerken doğal ve canlı bitkilere mutlaka yer verecek şekilde tasarımlar yaparlar. Yatak odası içinde bitki kullanımı size şu avantajları sağlar;
- Yatak odası içinde doğal ve canlı bir bitki kullandığınızda iç hava oksijen değerleri yükselir ve taze hava solumanıza yardımcı olur. Böylece karbondioksit solumanızın önüne geçmiş olursunuz. Bu durum yatak odası içinde aynı zaman diliminde daha fazla dinlenmenize yardımcı olur.
- Yatak odası içinde kullanacağınız renkleri birbiri ile kombine etmek istediğinizde size yardımcı olur. Tüm renkler canlı ve doğal yeşil tonlar ile uyumlu bir geçiş oluşturur. Bu sayede renk geçişleri ve renk kullanımları ile ilgili herhangi bir sorun yaşamamış olursunuz.
- Yatak odasında bitki kullanımı aynı zamanda daha ekonomiktir. Yatak odası objeleri, tabloları veya dekoratif aksesuarları düşündüğünüzde hem daha ekonomik bir görsel oluşturmuş olursunuz hem de yatak odasına daha doğal bir görünüm sağlamış olursunuz.
- Yatak odasında kullanacağınız bitki için bir saksı ihtiyacınız olacak. Bu saksı aynı zamanda yatak odanıza zarafet ve estetik kazandıracak bir aksesuar olacağından bir taşla iki kuş vurmuş olacaksınız. Dekoratif bir saksı veya faunuz size aynı zamanda şık bir yatak odası yapma imkanı sağlayacaktır.
- Yatak odası veya giyinme odası içinde kullanacağınız canlı bitkiler aynı zamanda bu alanların albenisini de artıracaktır. Koyu renkler ile bezediğiniz bir yatak odası veya giyinme odası içinde orta irilikte bir canlı bitki koyduğunuzda ortaya mükemmel bir görsel çıkacaktır. Bu görsel aynı zamanda sizi de mutlu edecektir.
- Yatak odasında ahşap kullanımı yoğunluktaysa canlı bir bitki ile yatak odası içindeki doğallığı pekiştirmiş olursunuz. Bu durum aynı zamanda doğala bir dekorasyon yapmanıza da katkıda bulunacaktır.
- Kullanacağınız bitki türüne göre yatak odanızda duvarları ve tavanları kullanma imkanına da sahip olursunuz. Duvar rafları ile küçük saksı bitkilerini kullanabilir, tavan sarkıtma aparatları ile geniş sarmaşık türü bitkilerinize yatak odanızda yer verebilirsiniz. Umit Atdağ
The best Kinderzimmer in the World
89 Modern Living Rooms, Decor Ideas
Modernes Wohnzimmer 2020
Bir evin, bir de erdemli eşin, bunlar en değerli hazinendir. Goethe
Küchen-Gestaltungsideen – 12 Minuten Inspiration um schöner zu Wohnen
Küchen-Gestaltungsideen – 12 Minuten Inspiration um schöner zu Wohnen
Die schönsten Küchen 2019 | neueste küchendesigns 2019
Dekorasyonda Taş Kaplama Modası
💗 Latest 3D Wallpaper for Wall /Flat/House/Home/Room/Apartments
İnsan aradığını bulmak için dünyayı dolaşır; bulduğunu anlayınca da evine döner. George Moore
Evler; içinde oturulsun diye yapılır karşıdan seyredilsin diye değil, bu sebeple rahatlık, gösterişten üstün tutulmalı. Francis Bacon
Fototapete 3d im Wohnzimmer und schlafzimmer mit Wirkung 5d
Bir insanın evi, kişiliğinin ve dünya görüşünün aynasıdır. C.Kersey
Bir ev; bir sokak, bir şehir ya da tuğla ve harç gibi yapay şeyler değildir. Ev, insanın ailesinin olduğu yerdir.
Sağlıklı bir evlilik insan için mutluluk sığınağıdır. Günün bütün zahmetinden arınabileceği, duygu paylaşımını yaşayabileceği, kendini güvende hissettiği bir yerdir ev.
Wohnzimmer Beleuchtung Modern
Rüyaları gerçekleştirmek istiyorsan sadece yaşamayı öğren. O zaman rüyaların gerçeğe dönüşecektir.
Kalplerin geniş olduğu yerde, ev dar gelmez. Goethe
Ev, kalbin olduğu yerdir. Pliny